İzmit Körfezi’nde yaşanan facia, deniz canlılarını yaşamından etti. Sadece bununla kalmayıp, diğer canlı türlerini de tehdit etmeye yetti.
Bir haftadır, kentte tartışılan konuların başında geliyor bu kirletme vakası. Peki, olan neydi, ona bakalım önce.
Poliport Limanı ve daha sonra İzmit Körfezi'nde 28 bölgede ortaya çıkan deniz kirliliği, konu bu.
Yaşanan bu durum, tüm körfezde deniz hayatını tehdit eder boyuta ulaşmıştı. Yayılan yakıt sızıntısı nedeniyle karabataklar ve diğer deniz kuşları ölüyor, ama yetkililer o günün şaşkınlığıyla ya da bu kirliliği yaratan konusundaki delilleri karartma kararlılığıyla olaya hemen müdahale edemiyor, açıklama dahi yapamıyordu.
Sonra, tablo kısa sürede netleşti.
Dilovası’nda bulunan bir limanın yakıt tankından yaşanan sızıntı kirliliğe yol açıyordu. Bu limanının adı, yukarıda da yazdığım gibi POLİPORT Limanı’ydı.
Dilovası’nda yaşanan bu kirlilik, rüzgârın da etkisiyle Körfez ve Derince bölgesine kadar ulaşıyor Evyapport, DP World Yarımca Limanı, TÜPRAŞ İskelesi ve Harikalar Sahili'nin bulunduğu 20 millik alan içerisinde görülür hale geliyordu.
Deniz kuşlarının ölümüne neden olan bu yakıt sızıntısı, sonuç olarak onlarca deniz canlısının yok olmasına yol açtı.
Peki, bunun bedeli nedir dersiniz?
İdari para cezası…
Bu cezanın miktarı açıklanınca, caydırıcı olacağını, ilgili firmanın ya da limanın bir daha böyle bir kirlenmeye asla izin vermeyeceğini düşünenleriniz çıkabilir.
Ama, kazın ayağı öyle değil…
Evet, kesilen idari para cezası büyük, 2,1 milyon TL. Ama, çok daha fazla büyüklükte yatırımla gerçekleştirilebilecek önleyici tedbirlerin bir an önce alınması için yeterli dayatmayı sağlayamıyor.
Yani, ceza rakamı büyük olmasına rağmen, yatırım büyüklüğüne ikna edici değil. O yüzden de kesilen cezayı ödemek söz konusu liman için çok sorun gibi durmuyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, bir yandan Körfez’de meydana gelen kirliliği temizleme çalışmalarını sürdürürken, çevreye verdiği zarardan dolayı da firmaya 2,1 milyon TL idari yaptırım cezası uygulama kararını açıklıyordu.
Evet, işte oldu.
Para, sadece insanının elini kirini temizler diye biliyorduk. Meğerse, Körfez’in de kirini temizlermiş.
Bunu da nereden çıkarttın diye sormayın, Bakanlığın konuya ilişkin açıklamasını başka türlü yorumlamak olası değil.
Konuyla ilgili bakanlığın yaptığı açıklamada şu ifadelere yer veriliyor;
''12 Ocak 2017 tarihinde Dilovası İlçesinde faaliyet gösteren bir firmaya ait tanklardan, tanklar arası Fuel Oil’in transfer işlemleri sırasında güvenlik havuzlarına Fuel Oil’in taştığı, güvenlik havuzundan da yağmur suyu kanalına aktığı, oradan da denize taşındığı Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından tespit edilmiştir.
Denize yaklaşık 90-100 ton civarında Fuel Oil döküldüğü tahmin edilmekte olup Gümrük Müdürlüğünce dökülen miktar kesin olarak hesaplama çalışmaları devam etmektedir. Temizlik çalışmaları karada denizde başlatılmış ve büyük oranda temizlenmiştir.
18 Ocak itibariyle uçaktan çekilen hava fotoğraflarında deniz yüzeyinde film tabakası şeklinde yağımsı kirlilik görülmekte, kıyılarda ise İl Müdürlüğümüzün personellerince denetimler devam etmekte olup, lokal kısmi kirlilik olduğu, bunlara da temizlik firmaları yönlendirilerek temizlik işlemleri devam etmektedir. Ayrıca Yalova kıyılarında da kirlilik ihbarları gelmiş mevcut temizlik firma araç ve ekipleri yönlendirilerek temizlik işlemleri başlatılmıştır.
12 Ocak’tan 18 Ocak tarihine kadar denizden sıvı olarak yaklaşık 200 ton sıvı (Fuel Oil + Deniz suyu) çekilmiş olup bunun yaklaşık yüzde 30 Fuel Oil (60 ton) içerdiği tahmin edilmektedir.
Bölgede temizlik faaliyetlerini sürdüren firmalar tarafından kullanılan malzemeler (absorban, sosis, bariyer vs.) ayrıca limanlarda biriktirilmekte olup oluşan atıkların Zarar Tespit Komisyonu çalışmalarına müteakip bertarafı sağlanacaktır.
Kıyı ve açık denizde yapılan çalışmalar sonucu toplanan atıklar bertaraf tesislerine yönlendirilmektedir.’’
Açıklamanın son bölümünde üç satıra sığdırılan ifadeler, paranın bu tür kirleri de temizlediğine kanıt sanki.
Deniliyor ki;
‘’Tanklardan dökülen Fuel Oil’in çevreye verdiği zarardan ötürü 2872 Sayılı Çevre Kanunu’nun 20-v maddesi uyarınca firmaya 2.100.000 TL (iki milyon yüz bin Türk Lirası) idari yaptırım uygulanmıştır.''
Yani, ‘’Para cezası uyguladık ve her şey yoluna girdi’ denilmeye getiriliyor.
İyi de Para, İzmit Körfezi’nin kirini temizler mi?
Temizlemez…
Temizlese temizlese, vicdansızların vicdanını temizler.
Ve bir daha ki kirletmenin alt yapısını oluşturur.
Unutulmaması gereken net bir şey var;
Doğayı kirleten, her koşulda hesap verecek. Kirletici unsurları elinde yetki olduğu halde engelle(ye)meyenler de…