2020 yılının Aralık ayında biri İstanbul’un Maltepe ilçesinde, diğeri ise Antalya’nın Konyaaltı ilçesinde olmak üzere iki park alanına verilen isimler nedeniyle bir tartışma yaşandı. İlk bakışta bir parka verilen ismin neden bu kadar önemli olabileceği anlaşılmaz görünse de parka verilen isimler iki ayrı dünyayı temsil eden şahsiyetleri belirtince durum da anlaşılmaya başladı. İşin daha da garip yanı (bizler için değilse de belki CHP’liler için) bahsi geçen iki parkın da CHP’li belediyelerin sınırları içinde olmasıydı. Gerçi CHP’li Maltepe belediyesi mahcup bir edayla parklarına verilen ismin kendi tasarruflarında olmadığını bu işlemin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından gerçekleştirildiğini belirtse de anlaşıldığı gibi durum pek değişmedi çünkü İBB de zaten CHP’li bir belediye başkanına sahip. Antalya’daki Konyaaltı Belediyesi de hakeza yine CHP’li bir belediye.
Konyaaltı’ndaki bir parka verilmeye layık görülen isim “Korkmaz Tedik”. Bu isim belki de o iğrenç Ankara Garı katliamı yaşanmasaydı dostları ve sevdiklerinden oluşan yakın çevresi dışındakiler için bir anlam ifade etmeyebilirdi. Oysa O, 10 Ekim 2015’te Ankara Garı’nda düzenlenen Cumhuriyet tarihinin en kanlı ve ölümcül bombalı saldırısında ölen 109 kişiden biriydi ve o nedenle Korkmaz Tedik adı da hafızalarımıza acıyla işlendi.
10 Ekim 2015 günü Ankara Garı’nda toplanan binlerce insan oraya neden gitmişti peki? Bombalı bir saldırı yapmak için mi yoksa halkı din ve ırk ayrımı yaparak kin ve düşmanlığa sürüklemek için mi? Suçu ve suçluyu övmek olabilir mi peki? Hayır, düzenlenmek istenen miting adı da üzerinde Barış Mitingi idi ve Korkmaz Tedik de orada barışı haykırmak isteyen binlerce insandan sadece biriydi. Aynı zamanda daha spesifik olmak gerekirse Korkmaz, Emek Partisi GYK üyesi bir sosyalistti. Bırakın halkı kin ve düşmanlığa sevk etmeyi, tüm dünya halklarına barışı ve kardeşliği getirmek isteyen bir dünya görüşünün savunucusuydu yani.
Gelelim Maltepe’deki diğer parka layık görülen ada: Nihal Atsız Parkı. Peki bu parkın adı bize ne anlatıyor? Türk faşizminin en kana susamış şahıslarından biri olan Atsız, maalesef ideolojisinin sürdürücüsü olan günümüz faşistlerinden ziyade yine sosyalist camia tarafından bilinen bir isimdir (Sanıyorum bunun nedeni, büyük ölçüde Türk faşizminin insanları katletmekten pek kitap okumaya vakit bulamaması olabilir)
Atsız ile ilgili detaylı bilgiler için özellikle Fatih Yaşlı’nın “Kinimiz Dinimizdir” kitabını tavsiye edebilirim ancak yine de kısacık da olsa bir Atsız profili çizmeden geçmek olmayacaktır. Atsız, kötü ahlak yaydığı gerekçesiyle sinema ve hatta plajların kapatılması gerektiğini savunan, üniversite dahil tüm eğitim kurumlarında kız ve erkek öğrencilerin ayrı eğitim almaları gerektiğini ve hatta kadın öğretmenlerin erkek çocuklarına eğitim vermemesini savunan bildiğiniz yobaz bir adam sizin anlayacağınız. Bunun yanında tüm dünya halklarına ırkçı nefret okları bırakan düşüncelerine ise faşizmin doğal alamet-i farikalarından olduğu için hiç değinmeye gerek görmüyorum bile.
Şimdi bilenler bilir genel olarak Antalya ve özel olarak ise Konyaaltı ilçesi kendisini Türkiye’nin birkaç “özgür” kalmış ilçesinden biri sayar ne vakittir. Özgürlük deyince ne anlaşıldığı yazının konusu olmadığından pas geçerek ana noktaya geliyorum. Bu ilçede bazı vatandaşlar parklarına konacak Korkmaz Tedik adına itiraz ederek imza toplamaya başladılar. Gerçi tüm ulusal medyada günler öncesinden başlayan karalama kampanyası ve isme yönelik linç kampanyaları ilçe insanlarını da olumsuz etkiledi. İktidar medyası her zamanki gibi elinin altındaki “Terörist, pkk sempatizanı” kartlarını öne sürdü. Oysa yukarıda da değindiğim gibi Türkiye’nin en kanlı katliamında öldürülmek dışında adını bilmemizin bile zor olduğu bir insandır Korkmaz Tedik. Bir diğer CHP’li belediyenin İstanbul’da adını layık gördüğü isim olan Atsız ise en hafif tabirle nefret edilesi bir isim. Konyaaltı’nda yaşayan insanlara bütün gücümüzle göstermemiz gereken ise tam da bu iki ayrı dünya işte. Havada asılı kalmış bir özgürlük ideali değil o ideal için bombayla parçalanmış bir bedeni bedel vermiş olanların idealini anlatmak zorundayız. Korkmaz Tedik adından ve temsil ettiği tüm değerlerden sadece övünç duyabilir ve adını yaşatacak her şeye imzamızı atabiliriz.
Onun temsil ettiği değerler binlerce yıldır onurdan, namustan ve emekten yana olanlar tarafından bedeller verilerek büyütülen değerlerdir. Ufacık bile olsa bizi çelişkiye düşürecek bir lekeye bile rastlayamazsanız onun şahsında. Her iktidar için olduğu gibi sizin için de size karşı yükseltilen her ses terör, hakları için ödenen her bedel ise sempatizanlık göstergesi olur çıkar. Pir Sultan’ın dediği gibi cevap verelim o zaman “Yürü bre Hızır Paşa/Senin de çarkın kırılır/Güvendiğin padişahın/ O da bir gün devrilir.”
Korkmaz Tedik ve adında cıvıldaşan binlerce özgürlük düşü bir gün tüm cadde ve sokak adlarımızı süsleyecek. Tüm okullarımızda sizin insanlığa öğrettiğiniz değerler öğretilecek, gelecek kuşaklar size olan saygısını gösterecek binlerce değişik yol ve yöntem bulacaktır. Kardeşimsin Korkmaz.
Haaa diğer parka verilen ad mı ne olacak? Sahi Hitler’in adı Almanya’da ne olmuştu? Sanırım ‘adsız’ olacak.