Vahşet: Zihinsel engelli kadına aile üyelerinden cinsel saldırı!

Vahşet: Zihinsel engelli kadına aile üyelerinden cinsel saldırı!

Y.S.’nin verdiği ve iddianameye de yansıyan ifadede en az başına gelenler kadar üzücü bir cümle daha var. Ağlayarak söylüyor: “Bu şahıstan şikayetçi olursam annem beni bakımevinde görmeye gelmeyebilir…”

Tugay Candan 

Mail: [email protected]

Tekirdağ’da yüzde 70 oranında akli engeli bulunan bir kadın, çocuk yaşta babasının cinsel istismarına, daha sonra ablasının eski eşinin cinsel saldırısına ve son olarak da ablasının ikinci eşinin cinsel saldırısına maruz kaldı.

İktidar “kutsal aile” kavramıyla kadınları eve kapatma derdindeyken, ülkede kadınlar her gün şiddetle karşı karşıya kalıyor, katlediliyor, cinsel saldırılara maruz kalıyor. Toplumsal çürümenin geldiği akıl almaz noktada iktidarın “kutsal aile” dediği aile yapısı da bu çürümeden nasibini almış durumda.

Y.S., Tekirdağ’ın bir ilçesinde yaşayan ve şu an 32 yaşında bulunan bir kadın. Y.S.’nin “sürekli nitelikte orta mental rederdasyon” nedeniyle yüzde 70 engelli raporu var. Yani Y.S. ‘nin engeli bilinen ismiyle “zeka geriliği”. Y.S. bu engelinden dolayı hayatını idare ettiremiyor, sürekli yardıma zaman zaman muhtaç, engeli sürekli ve vasi tayinine ihtiyaç duyuyor.

ÖZ BABANIN İSTİSMARI

Y.S. daha 15 yaşındayken öz babasının cinsel istismarına maruz kalıyor. İstismarcı yargılanıyor ve Yargıtay’da kesinleşen ceza ile hala cezaevinde.

Aradan birkaç yıl geçiyor. 2010 yılına gelindiğinde bu defa Y.S.’nin ablasının o dönemki eşi Y.S.’ye nitelikli cinsel saldırıda bulunuyor. İki dönem olmak üzere toplamda 5 yıl cezaevinde kalıyor.

CİNSEL SALDIRIYA ÇOCUK ŞAHİT OLDU

Yıl 2022 oluyor. Y.S.’nin ablasının ikinci eşi H.G., Y.S.’nin annesinin evine geliyor. Burada Y.S.’ye nitelikli cinsel saldırıda bulunuyor. Bir hafta sonra yine aynı eve elinde bir krem ile geliyor. Evde Y.S.’nin yeğeni olan ve lise öğrencisi bir kız çocuğu var. Bu çocuk, aynı zamanda H.G.’nin de üvey kızı. H.G. o gün Y.S.’ye bir kez daha nitelikli cinsel saldırıda bulunuyor.

Y.S.’nin yeğeni bu fiile şahit oluyor. Okulda rehber öğretmenine “teyzesini çıplak, H.G.’yi ise cinsel organı görünecek şekilde yarı çıplak gördüğünü” anlatıyor. Öğretmenin ilgili kurumlara bildirmesinin ardından H.G. gözaltına alınıyor.

Tüm bunlar olurken Y.S. 2019’da bir evlilik yaşıyor. Y.S.’in engeli evliliği mümkün kılmıyor. Bu evlilik ile ilgili başsavcılık tarafından gereğince mutlan butlan sebeplerinin varlığı nedeniyle evliliğin iptali için Aile Mahkemesine Davaname düzenleniyor.

‘ZİHİNSEL SORUNUNDAN ÖTÜRÜ RAPOR ALDIĞINI BİLİYORDUM’

Gözaltına alınan H.G., savcılık ifadesinde “Y. geçmişte zihinsel sorunundan ötürü rapor aldığını biliyorum ancak daha sonrada evlendiği için herhangi bir sağlık problemi olmadığını düşündüm” ve “Y. bana karşı kırıcı olmuyordu. Benim isteğimi rızası ile yerine getiriyordu” diyor. İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca hazırlanan raporda ise “Y.’de Sınır Zeka Kapasitesi ve Atipik Affektif Bozukluk tespit edildiği, Kurulumuzca tespit edilen bu psikiyatrik bozukluğun mağduru bulunduğu fiile ruhsal yönden mukavemet etmesine mani olacak mahiyet ve derecede olduğu dolayısıyla; Y.’nin 2017-2018 ve 2021 yıllarında (üst yazıya göre) mağduru bulunduğu olayda, fiile ruhsal yönden mukavemete muktedir olamayacağı…” ifadeleri yer alıyor.

‘KİMSEYE BAHSETME’ DEDİ’

Y.S de verdiği ifadede H.G.’nin kendisiyle ilk olarak 2017 ya da 2018 Amasya’nın bir köyüne gittiklerinde birlikte olduğunu söylüyor. İfadesinde ayrıca, “H. bana benden hoşlandığını ve beni sevdiğini söylüyordu. H. bana cinsel birliktelik yaşadıktan sonra bu olaydan kimseye bahsetmememi istedi” diyor.

6 BUÇUK AYDIR CEZAEVİNDE

H.G. gözaltına alındığı gün tutuklanıyor ve 6 buçuk aydır cezaevinde. Y.S. ise koruma için bakımevine alınıyor.

H.G. hakkında “mağdurun eniştesi olması sebebiyle mağdurun sürekli nitelikte zeka geriliğine ilişkin engelli halini bilmemesinin mümkün olmadığı, zincirleme şekilde kendisini bedenen ve ruh bakımından savunamayacak mağdura karşı nitelik cinsel saldırı suçunu işlediği” gerekçesiyle dava açılıyor. Davada şu ana kadar iki duruşma görüldü.

‘ŞİKAYETÇİ OLURSAM ANNEM BENİ GÖRMEYE GELMEYEBİLİR’

Y.S.’nin verdiği ve iddianameye de yansıyan ifadede en az başına gelenler kadar üzücü bir cümle daha var. Ağlayarak söylüyor: “Bu şahıstan şikayetçi olursam annem beni bakımevinde görmeye gelmeyebilir…”

DAHA FAZLA