TİP’ten Meclis’te canlı yayın: Gazeteciler, tarikat ve cemaat karanlığını anlattı
TİP Milletvekilleri Sera Kadıgil ve Ahmet Şık, TBMM’de konuklarıyla açtığı canlı yayında tarikat ve cemaatlerdeki istismarı konuştu.
İleri Haber
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü Sera Kadıgil ve İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Meclis Genel Kurulu’ndan açtıkları canlı yayınla konuklarıyla beraber çocuk istismarını ve 2023 bütçesini konuştu.
İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.'nin 6 yaşındayken imam nikâhı ile Kadir İstekli’yle evlendirilmesine ve yıllar süren istismara karşı tepkiler devam ediyor.
Gazeteci Timur Soykan’ın ortaya çıkardığı istismar skandalının ardından Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü Sera Kadıgil ve İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Meclis’te konuya ilişkin canlı yayın yaptı.
Meclis’te 2023 bütçe görüşmeleri sürerken 6 yaşındaki bir çocuğun istismar edilmesinin gündeme alınmamasına ve bütçe görüşmelerinde TİP’e söz hakkı verilmemesine karşın Meclis’te bir yayın kararı alan TİP vekilleri, gazeteci Timur Soykan, gazeteci Ayşe Çavdar ve gazeteci Mustafa Hoş ile müzisyen Rümeysa Çamdereli’yi yayında konuk etti.
‘TÜRKİYE TARİKATLARIN ÇOCUK İSTİSMARI BATAKLIĞINA DÖNDÜ’
Yayına katılan Soykan, Türkiye’de tarikatların dokunulmaz olduğu ve bu nedenle tarikatların çocuk istismarı bataklığına dönüştüğünü kaydetti. Yaşanılan olayın tek bir örnek olduğuna dikkat çeken Soykan, “Bu tarikatı koruma refleksi de o karanlığı koruma arzusundan geliyor” sözlerine yer verdi.
Yaşanılan olayı tekrar anlatan Soykan, “Haber tamamen belgelere dayanıyor. 6 yaşından beri istismara uğradığını ortaya koyuyor. Çok vahim şeyler anlatıyor. Anlatırken insan dehşete kapılıyor. Ağlıyor kızımız. Bu bir oyun diyor. Kimseye anlatma diyor. Kızımız evde nasıl yok sayıldığını bütün detaylarıyla anlatıyor. Hale'nin yaş tespiti için kemik testine 21 yaşındaki biri götürülüyor. 17 yaşındaki çocuğun olduğunu söylüyor ve daha sonra doktora gidiyor ve 6 yaşından beri kocasının tecavüze uğradığını söylüyor. Sonra da bir radyo da istismara uğradığını anlıyor. Ardından da erkeğin sesini kayda alıp savcıya gidiyor” diye konuştu.
Yusuf Ziya Gümüşel’in diğer çocuklarının açıklamalarını hatırlatan TİP Milletvekili Ahmet Şık, “H.’nin İslam düşmanı bir meczup olduğu portresi çizmeye çalıştılar. Bu bizim aklımızla dalga geçmek değil mi?” diye sordu.
Çocukların böyle bir durumla muhatap olmasının çok kötü olduğunu vurgulayan Soykan, şu açıklamalara yer verdi:
“Anne, baba ve Kadir İstekli kızın psikolojik sorunları olduğunu, psikolojik sorunlardan dolayı da bu yalanları söylediği iddiasında bulunuyor. Ama iddianameye baktığınızda çok detaylı anlatıyor yaşadıklarını. Şimdi onlar annelerini, babalarını koruma telaşındalar belki. Kardeşleri hakkında ne denir bilmiyorum ama birinci ses kaydı var. Kadir İstekli çok açık bir şekilde kabul ediyor. Ses kaydında İstekli, ‘Benim de çocuğum olsa 6 yaşında evlendiririm diyor ve cinsel istismara izin vermezdim’ diyor. Bu yüzden ses kaydı çok önemli bir ikrar içeriyor. Diğer nokta icazet döneminde çekilmiş fotoğraf diyorlar. Hale bana imam nikahı kıyıldı ve fotoğrafçıya gitmişler ve Kadir İstekli’yle fotoğraf çekinmişler ve sarılarak. İsmailağa cemaatinde bırakın öyle sarılmayı aynı ortamda tutmazlar çocuklarla yabancı birini.
Tabii biz susmayacağız. Bu ülkenin bu karanlığa bir çocuk daha vermeye tahammülü olmamalı. Çocuk dendiğinde herkesin duvar olması lazım bu karanlığa."
‘BU MÜNFERİT BİR OLAY DEĞİL, ORTAYA ÇIKMASI MÜNFERİT’
Yaşanılan olayın münferit olmadığını, ortaya çıkmasının münferit olduğuna dikkat çeken Gazeteci Ayşe Çavdar da yayına katılarak şunları söyledi:
"Sadece anne baba değil bütün bir cemaat sorumlu bu olayda. Şahitler kimler nikahta? Nasıl duyuruldu bu iş? Bu yalnızca 1-2 kişinin yaptığı bir iş değil. Bunu bilenlerin tamamının suça karıştıkları bir halden bahsediyoruz.
Genelde şeyhler bu durumda evlenen taraftır. Bu benim aklıma aslında daha büyük bir şey olduğunu onu kapatmak için düzenlenen bir evlilik olduğunu getiriyor. Bu olayın o tarafına da bakılması gerekiyor. Bunun örgütlü bir suç muamelesi görmesi gerekiyor.
AKP döneminde cemaatler çok ciddi bir şekilde nitelik değiştirdiler. Cemaat içerisindeki çocukların değeri bu insanların gözünde artmış vaziyette. Şu yeni vaziyette çocuklar ailelerin cemaatlerin yarattığı olanaklardan yararlanmak için verdiği bir kontrat gibi.”
‘HER ÇOCUK İSTİSMARINDA BUNU DİNLE ÖRTMEYE ÇALIŞIYORLAR’
Yayına konuk olan gazeteci Mustafa Hoş ise şunları kaydetti:
"Her çocuk istismarında aynı pervasızlıkla bunu dinle örtmeye çalışıyorlar. Bu ülkenin dindarları da sessiz kalıyorlar.
Tarikatların emniyette ne kadar güçlü olduklarını biliyoruz. Yargıda da güçlüler. Yoksa kolay değil. Hiçbir hakim vicdanıyla bu kararı vermez. Yeryüzünün en korkunç eylemini kanıksama hali oluşuyor. Çocuğa kötülük yapılan her yer de susan herkes suç ortağıdır.
Bunun araştıran her gazetecinin desteklenmesi lazım. Timur'un yalnız kalmaması lazım. Her yerden saldıracaklar. Bu çocuk istismarı konusunda Türkiye'nin kendisini biraz sorumlu hissetmesi lazım."