İleri Haber

AKP, MHP ve BBP’nin TBMM’ye sunduğu ‘başörtüsü’ anayasa değişikliğine dair basın açıklaması yapan Türkiye İşçi Partili (TİP) Kadınlar, “Kadınların kıyafetlerine göre ayrıştırmak, LGBTİ+’lara nefreti Anayasal bir düzleme taşımak gibi toplumsal barışı bozan, laikliği yasal düzlemde de hayatımızdan çıkarmaya çalışan bu zihniyeti tanıyoruz. Kendi çıkarları için her fırsatta Anayasa’ya aykırı davrananlar Anayasa’yı değiştiremezler” sözlerine yer verdi.

Anayasa’da değişiklik yapmayı hedefleyen AKP iktidarı, din ve vicdan hürriyetini düzenleyen 24’üncü maddeye, “Kadınların başlarının veya boyunlarının açık veya örtülü olması nedeniyle kamu hizmetlerine girmesi, eğitim öğretim hakkına ve çalışma hakkına engel olamaz” hükmü ekleyecek. Aileye dair 41. madde ise “Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır” ifadesindeki eşler tanımı açılacak. Bu maddede yer alan eş tanımı “kadın” ve “erkek” olarak değiştirilecek.

‘LAİKLİK YOKSA ÖZGÜRLÜK DE YOK!’

Kadınları ve LGBTİ+’ları hedefleyen bu yasa değişikliğini reddeden TİP’li Kadınlar, TİP İstanbul İl Binası önünde “Laiklik yoksa özgürlük de yok!” başlıklı basın açıklaması düzenledi.

Basın açıklamasında şu sözlere yer verildi:

“Kadınların her gün öldürüldüğü, şiddete uğradığı, ayrımcılığa maruz kaldığı, çocukların istismara uğradığı, en temel haklarından bile yoksun kaldığı cehenneme dönmüş ülkemizde; kadınlar, çocuklar, LGBTİ+lar ve azınlıklar için asla Anayasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen Saray Düzeni, sözde mağduriyetler yaratarak Anayasa’yı değiştirmeye çalışıyor.

Anayasa bir hukuk düzeninin en temel taşıdır. Demokratik bir Anayasa’da kılık kıyafete dair herhangi bir düzenleme bulunamaz, herhangi bir dini inanç/kıyafet ayrımı gözetilemez. Herkesin eşit olduğuna ilişkin bir hüküm Anayasa’nın temel maddelerinden biri olarak zaten bulunmaktadır. Herhangi bir ayrımcılığa karşı Anayasal bir hak olarak “eşitlik ilkesi” türbanlı kadınları yeterince korumaktadır. Ve hatta şort giydi diye otobüsten tekmelenerek atılan, başı açık diye atanamayan kadınlar da, hayatın her alanında ayrımcılığa uğrayan LGBTİ+lar da yine eşitlik ilkesi ile korunmaktadır, korunmalıdır. Hiçbir gerçek ihtiyacı karşılamayan bu değişiklik Saray Rejimi’nin yıllardır toplumu sürüklemeye çalıştığı karanlığın yasal dayanağını oluşturmaya hizmet edecektir.

‘NEFRETİ YASAL HALE GETİRECEKTİR’

Dini inanca dayalı gerekçelerle Anayasa gibi tüm hukuk normlarının üstündeki bir toplumsal sözleşmede düzenleme yapılması LAİKLİK ilkesini ortadan kaldırmak demektir. Anayasa’da ne İslam ne de başka bir dini inanç için özel olarak düzenleme yapılamaz!

Anayasa değişikliği teklifindeki kabul edilemez bir diğer başlık olan, evliliğin “eşler” arasında değil de “kadın ve erkek” arasında kurulacağına ilişkin düzenleme ise yine Anayasa’nın eşitlik ilkesini ayaklar altına alan, LGBTİ+lara karşı nefreti besleyen, gerekçesinde bile LGBTİ+lara “sapkın” demekten çekinmeyen korkunç bir düzenlemedir. LGBTİ+ hakları insan hakkıdır. Ayrımcılığı körükleyen bu değişiklik özünde hem Anayasa’ya hem insan haklarına aykırıdır ve hak ihlallerine yol açacak, nefreti yasal hale getirecektir.

‘EŞİTLİK VE LAİKLİK’TEN ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ’

Kadınların kıyafetlerine göre ayrıştırmak, LGBTİ+’lara nefreti Anayasal bir düzleme taşımak gibi toplumsal barışı bozan, laikliği yasal düzlemde de hayatımızdan çıkarmaya çalışan bu zihniyeti tanıyoruz. Kendi çıkarları için her fırsatta Anayasa’ya aykırı davrananlar Anayasa’yı değiştiremezler!

Türkiye İşçi Partili Kadınlar olarak, Anayasa’nın en temel iki ilkesi olan EŞİTLİK ve LAİKLİK’ten asla taviz vermeyeceğiz. AKP iktidarının verdiği bu teklifi kesin olarak reddediyoruz. Tüm halkımızı ve muhalefeti de bu teklifi reddetmeye çağırıyoruz!

Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizim! Dokundurtmayız!

Eşit, özgür, laik bir ülke istiyoruz! Mutlaka kazanacağız!”