“Polis Bornova Sokakta trans kadınlara saldırdı” iddiası
Polisin trans kadınlara yüksek ses bahanesiyle şiddet uyguladığı iddia edildi, 5 kadın yaralandı.
Ayşenur Önal - @Aysnronal
İzmir Alsancak'ta bulunan Bornova Sokak’ta iddiaya göre, polisler yüksek seste müziği bahane ederek translar kadınlara saldırdı, video çekildiğini fark eden polisler saldırıya son verirken olayda 5 kişi yaralandı.
Avukat Sena Yazıbağlı Selanik’in aktardığına göre; polisler Bornova Sokak’ta uzun yıllardır yaşayan trans kadınlara yüksek sesli müzik bahanesiyle saldırdı. Saldırı sırasında kadınların video çektiğini fark eden polisler geri çekildiğini aktaran Selanik, polislerin yaşanılan arbedede şeker hastası olan bir kadının insülin iğnesi vurulmasına ve ambulansın sokağa girmesine izin vermediklerini söyledi.
‘SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ’
Pek çok saldırı görüntüsünün ellerinde olduğunu kaydeden Selanik, “Videolar çekilmeye başlayınca polis ekipleri geri çekiliyorlar ve daha sonra olayda 5 kadın arkadaşımız yaralanıyor. Bu 5 kadın arkadaşımıza gerçekleştirilen işlemlere ilişkin olarak sağlık raporları alınıyor. Bu sağlık raporlarının akabinde biz yakın olan karakolu güvenli görmediğimiz için şu anda suç duyurusunda bulunmadık ama en yakın zamanda suç duyurusunda bulunacağız” sözlerine yer verdi.
Şeker hastası olan kadının kafasının polisler tarafından demirlere vurulduğu kaydeden Selanik, tomografi çektirileceğini de belirtti. Diğer kadınlarda da darp izlerinin olduğunu vurgulayan Selanik, “Biz saldırı suçlamasıyla birlikte sürecin takipçisi olacağız. Aynı zamanda pek çok sivil toplum kuruluşu da olayın destekçisi, onlarla birlikte hareket edeceğiz” diye konuştu.
‘TRANS KADINLAR YAŞADIKLARI YERİ TERK ETMEK İSTEMİYORLAR’
Trans kadınların uzun zamandır Bornova Sokak’ta yaşadığını kaydeden Selanik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu sokaklarda çok uzun süredir trans kadınlar yaşıyordu. Bornova Sokağı’nın yayalaştırılması projesi gibi gerekçeler sunularak trans kadınların bu sokaklardan dışlanması, tıpkı daha önce Hortum Süleyman döneminde olduğu gibi Pınarbaşı’na ya da başka yerlere dağıtılması gibi bir çalışma izleniyor. Buralar transların çok uzun süredir yaşadıkları yerler. Alanlarını terk etmek istemiyorlar, güvenli bir bölgede yaşamak istiyorlar. Ve polis şiddetine karşı orada müthiş bir dayanışma var. Basit hayatlarında birbirlerine küs olan trans kadınlar bile dayanışma içerisindeydiler. Ve sosyal medyanın da hızlı reaksiyonuyla bu saldırıyı püskürttüler.
Eğer polis kendini haklı görüyor olsaydı bugün işlem yapardı ama hiçbir işlem dahi yapılmamış. Tek bir tutanak bile tutulmadığını biliyorum.”
‘VİDEO ÇEKMEK CAYDIRICI BİR YÖNTEM’
Bireysel bir avukat olarak uzun süredir LGBTİ+ alanında çalıştığını kaydeden Selanik, polisin sistematik şiddeti hakkında şunları söyledi:
“Bireysel bir avukat olarak uzun yıllardır bu alanda çalışıyorum. Biz 2 hafta önce bir toplantı aldık ve herhangi bir polis şiddetine maruz kaldıklarında video çekmeleri gerektiğini ve bunun en azından caydırıcı bir yöntem olabileceğini söylemiştik. Bugün bunun etkili olduğunu gördük. Bornova sokağı ve civarında yaşayanlara ilişkin gerçekleştirilen eylemlerin hepsi sistematik olarak ilerletiliyor, sadece yöntem değiştiriliyor.
Örneğin bundan 2 yıl önce kabahatler kanunundan fuhuş yapmaktan ceza kesiliyorken, şimdi ise yoldan geçen birini çekip nerede fuhuş gerçekleşti şeklinde ifade alıp bu kişilere ilişkin ev kapatmaları yapılıyor. Şu an Bornova sokağına ilişkin en çok karşılaşılan saldırı şekli ev kapatmaya yönelik. Örneğin dün akşam hiçbir kız çalıştırılamamış, ceza kesmek ve karakola götürmek gibi şeylerle korkutuluyorlar. Yaklaşık 2 aydır devam ediyor bu polis şiddeti. Bugün de farklı bir tezahürüyle karşılaştılar.”