Okul öncesi din eğitimine karşı kampanya

Okul öncesi din eğitimine karşı kampanya

Milli Eğitim Şurası'nın tavsiye kararına karşı Veli-Der imza kampanyası başlattı.

Okul öncesi eğitimde çocuklara din dersi verilmesine yönelik tavsiye kararına karşı Veli-Der imza kampanyası başlattı. Dernek Başkanı Ömer Yılmaz, "Laik olmayan bir eğitim sisteminin kamusal, bilimsel, nitelikli ve demokratik bir içeriğe sahip olması mümkün değildir" diyerek laikliğe aykırı karardan vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.

Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der), 20. Milli Eğitim Şurası’nda alınan okul öncesi eğitim programında 4-6 yaş grubundaki çocuklara din, ahlak ve değerler eğitimi adı altında din eğitimi verilmesine ilişkin tavsiye kararına karşı imza kampanyası başlattı.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından alınan tavsiye kararlarının 52. maddesinin yaşama geçirilmesinin ardından 59 yeni anaokulu ve 6 bin 950 yeni ana sınıfı açıldı. Ancak bu sınıflar için öğretmen ataması ya da görevlendirmesi yapılmadı. Veli-Der de henüz oyun çağında olan 4-6 yaş arası çocuklarda soyut kavramlar gelişmediği için dini eğitim verilmesi ve gerekli öğretmen ataması yapılmamasının bir sonucu olarak eğitimci niteliği taşımayan kişilerin eğitim kurumlarında görevlendirilmesinin tehlikeli olduğuna işaret etti. 4-6 yaş arası çocuklara verilecek din eğitiminin laiklik ve bilimsellik ilkelerine de aykırı olduğuna dikkat çekilen Veli-Der’in kampanyasında, "Yapılmaya çalışılan çocuk hakkı ve eğitim hakkı ihlali" olduğuna dikkat çekildi.

Kampanyada, "Tüm çocuklar için ücretsiz, laik, bilimsel okul öncesi eğitim bir an önce yaşama geçirilmeli; yeterli okul öncesi öğretmeni ataması yapılmalı, 4-6 yaş arası çocuklar için din eğitimi uygulaması kaldırılmalıdır" taleplerine dile getirildi.

'GEREKLİ DÜZENLEMELER YAPILMALI'

Kampanyayı BirGün’e değerlendiren Veli-Der Genel Başkanı Ömer Yılmaz, zorunlu din dersinin kaldırılmasına ve 4-6 yaş arası okul öncesi çocuklara dini eğitim verilmemesine ilişkin imza kampanyası başlattıklarını söyledi. Dünyanın her yerinde bilimsel eğitimin temel ön koşulunun laiklik olduğuna değinen Yılmaz, şöyle konuştu:

"Laik olmayan bir eğitim sisteminin kamusal, bilimsel, nitelikli ve demokratik bir içeriğe sahip olması mümkün değildir anlayışı güdüyoruz. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, eğitimde zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine karşı açılan davalarda din ve vicdan özgürlüğünün ve Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin eğitim hakkıyla ilgili maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir. Bu minvalde zorunlu din dersi uygulamasına derhal son verilerek, çocuklarımızın laik, bilimsel ve kamusal eğitim alması için gerekli düzenlemeler bir an önce yapılmalıdır."

Milli Eğitim Şurası’nda alınan kararın laikliğe aykırı olduğunu vurgulayan Yılmaz, bu karardan acilen vazgeçilmesi çağrısı yaptı.

ALEVİ KURUMLARI DA HAREKETE GEÇMİŞTİ

Öte yandan Alevi kurumları da çocuklara din eğitimi verilmek istenmesine karşı imza kampanyası başlatmış, şubat ayında da ülkenin dört bir yanındaki kentlerde "Demokrasi ve Laiklik Buluşması" gerçekleştirerek kararı protesto etmişti.

DAHA FAZLA