Öğrenci Sendikası: Melih Bulu, Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olamayacağını daha ilk günden kanıtladı!
Öğrenci Sendikası, BOÜN'deki ''kayyum rektör'' protestolarındaki polis şiddetine ve bugün yapılan gözaltılara ilişkin bir açıklama yaparak ''Melih Bulu, Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olamayacağını daha ilk günden kanıtladı'' dedi.
İleri Haber
AKP Milletvekili Aday Adayı Prof. Melih Bulu'nun, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi'ne (BOÜN) kayyum rektör olarak atanmasına karşı üniversite öğrencilerinin dün yaptığı eylemlerin ardından bugün sabaha karşı birçok öğrencinin evi basıldı. Polis baskınlarında en az 17 üniversiteli gözaltına alındı, toplamda 28 öğrenci hakkında da gözaltı kararı olduğu öğrenildi.
Öğrenci Sendikası (Öğrenci-Sen); dün yapılan protestolardaki polis şiddetine ve bugün yapılan gözaltılara ilişkin bir açıklama yaparak ''Melih Bulu daha ilk günden öğrencilerine vahşice saldıran polise sesini çıkaramayarak, protestodan bir gün sonra sabaha karşı ev bastırıp öğrenci gözaltına aldırarak okulumuza neden rektör olamayacağını bizzat kanıtlamıştır'' dedi.
Öğrenci Sendikası tarafından yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde:
MELİH BULU REKTÖRÜMÜZ OLAMAZ!
Geçtiğimiz günlerde gece açıklanan bir kararla Boğaziçi Üniversitesi de aralarında olmak üzere 5 üniversiteye Cumhurbaşkanlığınca rektör atanmıştı. Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyum rektör Melih Bulu’yu okulumuzda istemediğimiz için dün (4 Ocak) üniversite önünde ile bir araya geldik, meydanı doldurduk. Yüzlerce öğrencinin öfkesi ve coşkusu, tek bir talebe dayanıyordu: Üniversitemize dışarıdan atamayla rektör istemiyoruz, kendi rektörümüzü kendimiz seçebiliriz! Biz bu talebi yükseltmek için mücadele ederken olanları tüm Türkiye gördü.
'DIŞ MİHRAKLARLA İLİŞKİLENDİRME GİRİŞİMLERİ BAŞARISIZLIĞA UĞRAYACAK'
Birkaç noktayı açıklığa kavuşturmak istiyoruz:
1- Havuz medyasının, troll ordularının ve provokasyon girişimlerinin gerçeklikle alakası yoktur. Oldukça basit bir talebi dile getiren, okulunda kayyum rektör istemeyen öğrencilere atanmış rektörün emriyle polis saldırmıştır. Melih Bulu öğrencilerin karşısına çıkamamıştır. Öğrenciler “taşkınlık” çıkarmamıştır. Asıl “taşkınlığı” kolluk kuvvetleri kampüs önüne 2 adet TOMA ve çevik kuvvet ekipleri sevk ederek, okul kapısına kelepçe takarak çıkarmıştır.
2- Üniversitelere polisin müdahale etmesine karşı tepkimizi dile getirmek en doğal hakkımızdır. Üniversite yönetimiyle öğrencilerin doğrudan muhatap olduğu bir konu hakkında dışarıdan sevk edilen kuvvetler üzerimize plastik mermi ve biber gazı sıktığında nasıl bir tepki vermemiz bekleniyor? Öğrenciler okulun bir kampüsüne girip çevreye veya bir kişiye hiçbir rahatsızlık vermeden oturma eylemini gerçekleştirebilmişken, diğer kampüsüne girmek istediğinde neden polis saldırısına uğradı?
3- Konumuz her halükârda üniversitemize dışarıdan birinin rektör olarak atanmasıdır ve bizim talebimiz atanmış rektörün görevinden istifa etmesi, rektörün ise seçimle belirlenmesidir. Havuz medyasının konuyu vandalizmle, “dış mihraklarla” ilişkilendirmeye çalışma girişimleri başarısızlığa uğrayacaktır. Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’nden geldiği gibi gönderilmesi acil görevimizdir.
'NEDEN REKTÖR OLAMAYACAĞINI İLK GÜNDEN KANITLADI'
Dün yaşananlar da gösteriyor ki ne iktidarın, ne de atanmışların okulumuzda bilimi egemen kılma, özerk ve özgür bir akademik ortamı tesis etme gibi bir kaygısı yoktur. Bizim başından beri söylediğimiz de budur: Melih Bulu daha ilk günden öğrencilerine vahşice saldıran polise sesini çıkaramayarak, protestodan bir gün sonra sabaha karşı ev bastırıp öğrenci gözaltına aldırarak okulumuza neden rektör olamayacağını bizzat kanıtlamıştır.