Ne için üniversite eğitimi?

Ne için üniversite eğitimi?

"Üniversite meslek eğitimi mi yapmalı yoksa kültürlü insan mı yetiştirmeli? Koşulların zorlaması ister istemez meslek eğitimini ön plana çıkartsa da, kuruluşu, tarihsel gelişimi üniversite eğitiminin esas işlevinin entelektüel yetiştirmek olduğunu göstermektedir; meslek eğitimi yüksek okulların işlevidir; üniversite-yüksek okul ayrımı da tam bu noktada oluşur."

İzge Günal

Recep Erdoğan geçenlerde bir üniversitenin açılışında, “Türkiye’nin nasıl oluyor da dünyanın en büyük 500 üniversite arasında esamesi okunmuyor? Demek ki bir şeyleri kaybettik, bir yerde bir sıkıntı var. Bir şeyleri unuttuk, ihmal ettik” dedi. Çeşitli kurumların yaptığı ve doğrudan paralı öğrenci çekme hedefine, yani piyasaya yönelik bu tip sıralamaları ciddiye almanın anlamsızlığı bir yana, 15 yıldır iktidarda olan birinin bu soruyu soramaması gerek. Aslında, kendi mantıklarına göre de, soru şöyle olabilirdi: “Neden ilk 500 üniversite arasında artık Türkiye’den üniversite yok?”, çünkü birkaç yıl öncesine kadar sonlardan da olsa bir iki üniversite bu listeye girebiliyordu. Yanıtı Sabahattin Zaim Üniversitesi eski Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Arı vermişti aslında: “Ben daha çok cahil ve okumamış, tahsilsiz kesimin ferasetine güveniyorum bu ülkede. Ülkeyi ayakta tutacak olanlar okumamış hatta ilkokul bile okumamış, üniversite okumamış cahil halkın ferasetine ben güveniyorum. Bizde de şimdi okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor. Ülkeyi ayakta tutacak olanlar okumamış cahil halk. Türkiye’nin okumuş kesimi profesörden başlayarak geriye doğru en tehlikeli olanlar üniversite mezunları. Olayları en rahat okuyanlar ilkokul mezunları. Üniversite ve sonrası çok vahim. Çünkü zihinleri bulanık. Sultan Hamit devrine dönelim. Sultan Hamit mülkiye olmak üzere sultaniyeleri kurdu. Yani Osmanlı Aydınlanması’nı sağlayan Sultan Hamit’tir. Bu okullarda okuyanlar Sultan Hamit’i devirdiler. Bu okullarda okuyanlar Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlar Osmanlı Aydınlanması’nın mezunlarıdır. Bizde de şimdi okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor. Ben açıkçası korkuyorum.”

Yazının devamını okumak için tıklayınız.

DAHA FAZLA