Mülteci katliamında kayıp sayısı en az 568!

Mülteci katliamında kayıp sayısı en az 568!

Yunanistan basını, tespit edilebilen kayıp sayısının en az 568 olduğunu aktardı.

Yunanistan’ın güneyindeki Pylos kasabası açıklarında 14 Haziran'da alabora olarak batan ve yüzlerce insanın yaşamını yitirdiği mülteci teknesiyle ilgili yeni bilgiler ortaya çıktı. 78 kişinin cansız bedeninin bulunduğu ve 104 kişinin sağ kurtulduğu olayda, Yunanistan basınına göre sahil güvenliğin tespit edebildiği kayıp sayısı en az 568 oldu.

Evrensel'in Ta Nea gazetesinden aktardığına göre sahil güvenlik ekipleri, uzun bir ön soruşturmanın ardından insan tacirleri olduğu iddia edilentamamı Mısır kökenli ve suç örgütü kurmakla suçlanan 9 kişiyi tutukladı. Bu kişilerin her bir yolcu için 4 bin ila 6 bin euro arasında para aldıkları iddia ediliyor.

Öte yandan teknenin Libya’dan değil Mısır’dan yola çıktığı ve İtalya’ya doğru tekrar yola çıkmadan önce Libya’nın Tobruk limanında durduğu belirtiliyor.

TEHLİKEYİ DUYURAN İNSAN HAKLARI SAVUNCUSU, YAŞANLARI AKTARDI

Aynı haberde, teknenin tehlikede olduğunu sosyal medyada ilk duyuran insan hakları savunucusu Nawal Sufi’nin iddialarına da yer verildi. Buna göre mülteciler, Yunanistan yetkililerin iddia ettikleri gibi Yunanistan’a gitmemek için yardımı reddetmediler. Sufi’ye göre facia, bir teknenin onlara yardım etmek için yaklaşıp su şişeleri fırlatması üzerine çıkan panik nedeniyle meydana gelmiş olabilir.

Sufi şunları yazdı:

"13 Haziran günü Tobruk'tan Libya'yı terk eden 750 kişinin bulunduğu bir tekneden bir telefon aldım. Gemideki insanlar yardım istiyordu. İlk olarak bir kadın tarafından arandım. Suriye'nin Daraa kasabasından 20 yaşında bir kızdı. Kendisi 20 yaşındaydı ve diğer kadın ve çocuklarla birlikte ambarda mahsur kalmıştı. Gün boyunca aldığım tüm telefonlar gemideki acil durumlardan bahsediyordu. Gemide 6 kişinin öldüğünden, aralarında 16 yaşında bir çocuğun da bulunduğu 6 cansız bedenden ve hasta olan diğer insanlardan bahsediyorlardı.

(Konuştuğum) adam bana teknelerine yaklaşan ve onu iki halatla bağlayan bir tekneden bahsetti. Halatlardan biri teknenin üst kısmına, diğeri ise ön kısmına bağlanmış. Tekneler bağlandığı anda onlara su şişeleri fırlatmaya başlamışlar. Her 5 dakikada bir su şişesi atıyorlardı ve bu teknede büyük bir paniğe neden oldu ve bu da o anda bir kaza riskini beraberinde getirdi. Tekneye su şişeleri attıkları ve halatlar bu şekilde bağlı olduğu için teknenin alabora olma tehlikesi vardı. Onlarla en son o zaman konuştum. Bana tekneden indirildiklerini söylediler, sürekli ticari bir tekne olduğunu söylüyorlardı ama tanımlayamadım.

Tek söyleyebileceğim, gün boyunca İtalya'ya ulaşana kadar devam etme isteklerini hiç dile getirmedikleri. Beni arayan bu tekne, beni arayan insanlar, hiçbir zaman Yunanistan’a gitmek istemediklerini söylemediler; aksine yalvarıyorlardı, bunun son geceleri olabileceğini söylüyorlardı. Yalvarmaya devam ettiler ve herhangi bir sahil güvenliğin işlerini göreceğini söylediler."

YUNİSTAN İDDİALARI REDDEDİYOR

Yunanistan'un sahil güvenlik yetkilileri ilk günden itibaren, teknedeki mültecilerin kendi yardımlarını reddettiklerini savunuyor.

FRONTEX DİREKTÖRÜNDEN AÇIKLAMA

Avrupa Birliği'nin sınır koruma ajansı Frontex'in Direktörü Hans Leijtens da Süddeutsche Zeitung'a yaptığı açıklamada, "Salı günü çalışma arkadaşlarım, içinde muhtemelen insan kaçakçıları tarafından sıkıca bir araya getirilmiş 600 kişinin Yunanistan'a doğru gittiği balıkçı teknesini tespit etti. Görevimiz olduğu üzere tekneyi yerel makamlara bildirdik. Teknenin çarşamba günü batmış olması ve trajik bir kazanın daha yaşanmış olması son derece üzücü" dedi.

Leijtens, tam olarak ne olduğunu açıklığa kavuşturmak üzere Yunanistan'a gittiğini aktardı ve "Çok sayıda göçün yaşanacağı daha uzun bir döneme hazırlıklı olmalıyız. Bu nedenle insanların yasa dışı yollara sapmasını engellemeye çalışmalı ama aynı zamanda yasal göçü de kolaylaştırmalıyız" diye konuştu.

KURTARILAN MÜLTECİLER GÖÇMEN KAMPINA TAŞINDI

Öte yandan Yunanşstan Devlet Televizyonu ERT’nin haberine göre faciadan sağ kurtularak Kalamata kentinde bir depoda tutulan 100’e yakın mülteci, otobüslerle Malakasa’da bulunan bir göçmen kampına taşındı.

Bu arada hastaneye kaldırılan mültecilerden birinde akut böbrek yetmezliği bulunduğu, 27’sinin halen hastanede tedavi altında tutulduğu, 6’sının ise taburcu edildiği öğrenildi.

AVRUPA BİRLİĞİ'NİN GİZLİ HAPİSHANELERİ

Washington D.C. merkezli kâr amacı gütmeyen, dünya çapında denizlerde gerçekleşen çevre ve insan hakları sorunlarıyla ilgilenen ve bir araştırmacı gazetecilik kuruluşu olan The Outlaw Ocean Project için Ian Urbina tarafından hazırlanan bir haber de Türkçe olarak İleri Haber'de yayımlanmıştı.

Söz konusu haberde, Avrupa Birliği'nin, Afrika'dan gelen göçmenlerin kıyılarına dahi yaklaşmasına izin vermeden Libya'daki gözaltı merkezlerine göndermek amacıyla kurduğu hayalet göç sisteminin detayları yer alıyordu.