Muğla’da bulunan Turgut mahallesinde köylüler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Yatağan Termik Enerji Üretim Anonim Şirketi’nin (A.Ş.) kapalı kömür ocağı projesine verdiği “ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) olumludur” kararını protesto etti. Bakanlık kararının iptali için dava açan Tayyibe Demirel, “Burada 200 senelik zeytinler var, zeytinliklerimizi elimizden alamayacaklar” dedi.

Esma Turan’ın haberler.com’da yer alan haberine göre, Muğla’nın Yatağan ilçesindeki Turgut mahallesi sakinleri, Yatağan Termik Enerji Üretim A.Ş. tarafından yapılması planlanan kapalı kömür ocağı projesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlı’nın verdiği “ÇED olumludur” kararına karşı basın açıklaması düzenledi. Dün Turgutlu mahallesinde bir araya gelen ve ÇED kararının iptalini isteyen köylüler, “Muğla cennet kalsın” pankartıyla kararı protesto etti.

ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR KARARI İPTAL EDİLMİŞTİ

Yatağan Termik Enerji Üretim A.Ş.'nin Turgut Kapalı Kömür Ocağı Projesi'ne Muğla Valiliği tarafından 2018 yılında “ÇED gerekli değildir” kararı verilmişti. Mahallede yaşayan ve zeytinliklerinin maden ocağından zarar göreceğini söyleyen 66 yaşındaki Tayyibe Demirel, Muğla 2. İdare Mahkemesi'ne “ÇED gerekli değildir” kararının iptali için dava açmıştı. Davada bilirkişi raporuyla ortaya koyulan tespitler ile “ÇED gerekli değildir” kararı iptal edilmiş ve karar Danıştay tarafından onanmıştı.

BAKANLIK, MAHKEME KARARINI TANIMADI

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 30 Haziran'da 2022'de Muğla 2. İdare Mahkemesi'nin kararını ve bilirkişi raporunu dikkate almayarak kömür ocağı projesi için “ÇED olumlu” kararı vermişti.

YENİDEN DAVA AÇILDI

Tayyibe Demirel ise, beraberinde çevreciler ile birlikte 28 Temmuz 2022'de “ÇED olumlu” kararının iptali için Muğla 2. İdare Mahkemesi'nde yeniden dava açtı.

“KABUL ETMEYENLER OLARAK BURADAYIZ”

Turgut mahallesinde düzenlenen basın açıklamasında, köylülerin Avukatı Güngör Erçil söz aldı. Erçil, şunları söyledi:

“Bodrum'dan Datça'ya Türkiye'nin her tarafına kadar, bu yıllardır söyleniyor. Yeni bir şey değil. 1980'lerden başlayan herkesi kanser eden, akciğer hastalıklarına yol açan süreç böyle işliyor. Buna olmaz diyen, kabul etmeyenler olarak buradayız. Tayibe Hanım, 2018'de buraya verilen ÇED gerekli değildir kararını dava etti. Mahkemeler Tayyibe Hanım’ın davasını kabul etti. Bu davanın kabul edilmesinin gerekçesi bilimsel olarak burada kömür işletmesi olmazdı. Buna rağmen ÇED olumlu kararı verildi. Şurada zeytinlik burada bu. Farklı siyasi görüşlerden olabiliriz ama Muğla'nın hatta Türkiye'nin her tarafından buradayız. Tayibe Hanım başta olmak üzere Muğla'nın değişik yerlerinden insanlar dava açtık. Girişin Hisarardı köyünde açılacağı söyleniyordu burası raporda yok. Buradan giriş açamazlar. ÇED raporunda olmayan bir şey bu.”

“BURADA 200 SENELİK ZEYTİNLER VAR”

Dedesinden kalan zeytinliklerini vermeyeceğini söyleyen Tayyibe Demirel ise 8 yıldır kömür madenine karşı mücadele verdiğini belirtti. Demirel, tepkisini şöyle dile getirdi:

“Az önce basın toplantısı yapılan yerler, bizim zeytinlik gibiydi. Burası da öyle olur diye ben mücadeleye başladım. Turgut'ta ilk mücadeleye başlayan benim. 8 seneden beri arkadaşlarım ile mücadele veriyorum. Zeytinliklerimi vermeyeceğim. Kömür şirketleri vatandaşı 'kamulaştırma başlayacak' diye kandırdılar. Kamulaştırma diye bir şey yok. Zeytinliklerimizi elimizden alamayacaklar. Ben bir avuç toprağımı dahi vermem. Babam, dedem bu zeytinlikleri dikmişler 200 senelik zeytinler var burada. Ömrüm yettiği kadar zeytinliğimi asla vermeyeceğim.”