İleri Haber

Kaş Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Mart 2022 tarihinde yayımlanan “Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile zeytinlik alanların taş, mermer ve kömür gibi her tür madencilik faaliyetine açılmasına düzenlediği basın açıklamasıyla tepki gösterdi.

Kaş Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen eylemde “Doğada inat ediyoruz” pankartı taşınırken, basın açıklamasını okuyan Zühre Halulu şunları söyledi:

Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılmasına Dair Kanun ve bu kanunla ilgili değişiklikler kapsamında, zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç, zeytinliklerin üreme ve gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez!

Bu kanun, esasına ve Anayasamıza aykırı biçimde hiçbir şekilde değiştirilemez! Hele ki, maden yönetmeliğiyle, arkadan dolanılarak hiç delinemez! Ancak amaç, maden ve termik santral gibi enerji alanlarındaki özel şirketlerin doyumsuz kar hırslarının karşılanması olunca, hukuka ve kamu yararına aykırı uygulamalardan zeytinliklerimiz de payını almış bulunuyor.

Ne var ki, bu en değerli varlıklarımıza göz dikilmesi ülke çapında büyük bir tepki yaratmıştır. Toplumun hemen tüm kesimleriyle birlikte Kaş Emek ve Demokrasi Platformu da bu düzenlemeye karşı çıkmaktadır! Çünkü, zeytincilik yasasına göre, bir zeytin ağacının izinsiz kesilmesi bile cezaya tabi iken, milyonlarcasının kökünden sökülmesine izin verilmesini kabul etmiyoruz! Çünkü, zeytinlik alanların hiçbir şekilde amacı dışında kullanılamayacağı, miras dahil hiçbir şekilde bölünemeyeceği ve küçültülemeyeceği söz konusu iken, maden ve enerji lobilerinin sınır tanımaz çıkarlarına teslim edilmesini istemiyoruz! Kabul etmiyoruz!

Zeytin ağaçlarının kesilmeyip başka alanlara taşınacağı gibi yönetmelikte yer alan akıl ve bilim dışı, uygulamada gerçekleşmesi imkansız olan düzenlemelere de kanmıyoruz!

Çünkü geleceğimizi, gelecek nesilleri düşünüyoruz! Biliyoruz ki, bu değerli mirasımız madenciliğe açıldığında geri dönülmez biçimde kıyıma uğrayacak! Yaratılan tahribat ve kirlilik nedeniyle sadece zeytinlik alanlar yok olmayacak, çevrelerindeki tarım arazilerinden, meyve ve yemiş bahçelerinden de mahsul alınamayacak! Ve bu yıkıcı tehdit altında gıdada şirketlere ve dışa bağımlılık artacak, temel beslenme kaynaklarımızdaki kriz de çok daha fazla derinleşecek!

Açıklamanın sonunda, grevdeki sağlık emekçileri selamlanarak "Sağlık emekçilerinin insanca şartlarda çalışabildiği ve emeklerinin karşılığını alabildiği, nitelikli ve bilimsel sağlık hizmetine her yurttaşımızın parasız ve eşit bir şekilde erişebildiği bir ülke için 14.Mart Tıp Bayramı’nı mücadeleyle karşılayan tüm sağlık emekçilerini selamlıyoruz" denildi.