İstanbul Üniversitesi'nin bölünmesine tepki
İstanbul, Gazi ve İnönü üniversitelerinin de aralarında bulunduğu 10 üniversite bölünmesine tepkiler gelmeye devam ediyor.
İleri Haber
AKP hükümeti Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Kanunu ile ‘Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nı dün Meclis’e sundu. Aralarından İstanbul Üniversitesi'nin de olduğu 10 üniversite bölünecek.
İstanbul Üniversitesi'nin bölünmesine ise Türkiye Ormancılar Derneği'nden ve eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Yunus Söylet'ten tepki geldi.
"Orman Fakültesi’nin yeni bir üniversitesinin çatısı altına aktarılması bu birikimin yok sayılması anlamına gelecektir." diyen Türkiye Ormancılar Derneği tarafından yayınlanan açıklamanın tamamı ise şu şekilde:
Bünyesindeki üyelerin önemli bir kısmı Türkiye’nin en eski ve köklü üniversitesi olan İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nin, Orman ve Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü mezunu olan Türkiye Ormancılar Derneği olarak bu değişikliği reddediyoruz. Çünkü;
İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi 1857 yılında kurulmuş, 1933 Üniversite Reformuyla birlikte İstanbul Üniversitesi çatısı altında eğitim-öğretim faaliyetlerini yürütmüş Türkiye ormanlarının yönetilmesi, işletilmesi ve planlanmasında görev alan binlerce mühendis yetiştirmiş, ulusal ve uluslararası düzeyde bilimsel çalışmalar yapmış Türkiye’nin en eski ve en köklü orman fakültesidir. O nedenle biz diyoruz ki “taş yerinde ağırdır” ve Türkiye’nin en eski orman fakültesinin yeri Türkiye’nin en eski üniversitesi olan İstanbul Üniversitesi’dir.
İstanbul Üniversitesi bünyesinde bulunan Mühendislik Fakültesi, yeni tasarı ile yine aynı çatı altında kalırken İbni Sina Üniversitesi altında aktarılan tek mühendis yetiştiren fakülte Orman Fakültesi olmuştur. Bu durum, yapılanma açısında da bir olumsuzluktur. Böyle bir yapılanmada, mühendis yetiştiren Orman Fakültesi, Mühendislik Fakültesi gibi İstanbul Üniversitesi çatısı altında kalmalıdır.
İstanbul Üniversitesi bünyesinde ilk akredite olan mühendislik bölümleri, Orman ve Orman Endüstri Mühendisliği bölümleridir. Köklü bir geçmişe sahip olan ve 2 yüzyıla yaklaşan birikimi ile İstanbul Üniversitesi’nin bilim ve eğitim düzeyini yukarı çeken ve araştırma üniversitesi olmasına katkı sağlayan önemli bir fakülte olmuştur. O nedenle Orman Fakültesi’nin yeni bir üniversitesinin çatısı altına aktarılması bu birikimin yok sayılması anlamına gelecektir.
Bu değişiklik, tüm meslektaşlarımızı, akademisyen ve öğrencilerimizi üzmüştür. Bu nedenlerden dolayı; Türkiye Ormancılar Derneği olarak tüm meslektaşlarımız adına diyoruz ki “İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi, İstanbul Üniversitesi’nin bir fakültesi olarak kalmalıdır”
'TARİH YOK EDİLMİŞ'
"Ülkemizdeki Tıp tarihinin başlangıçlarında yer alan ve İstanbul Üniversitesinin 2. fakültesi olan İstanbul Tıp Fakültesi'nin ismi de değiştirilerek İÜ' den koparılıp yeni Üni' ye bağlanmış. Tarih yok edilmiş." diyen İstanbul Üniversitesi eski Rektörü Yunus Söylet'in ise açıklamasının tamamı şu şekilde:
İstanbul Üniversitesi' nin bölünmesi ile ilgili YÖK Genel Kurulu kararı, başkaları ile birlikte onaylanmak için Meclise sevkedilmiş.
Dünyada üniversitelerin bölünmesi de, tam tersine birleştirilmesi de bugüne kadar uygulanmış tedbirler. Siyasi erk, makul bir süre devam eden tartışmaların ardından akademik kamuoyunu da etraflı bir şekilde bilgilendirdikten sonra, hukuki meşruiyeti sağlayarak bu türden kararlar alabilir. Siyasi erk, diğer bir deyimle böylesine ciddi kararlarda yapılması gerektiği gibi önce toplumsal meşruiyeti, sonra hukuki meşruiyeti sağlar. Her karar elbette herkes tarafından benimsenmez, içine sinmeyenler demokratik tepkilerini gösterir, yeterince tartışıldıktan ve çoğunluk bilgi sahibi olduktan sonra bir karara varılır. Tüm ilgilenen paydaşlar bilirler ki, kabullenmeseler de, alınan kararlar, açıklanan sebepleri olan, üzerinde düşünülmüş, tüm ilgili kesimlerin kaş göz yararak da olsa tartışmış oldukları bir sürecin sonucudur. Gerekçeler paydaşlarca bilinir.
Bu süreç böyle yaşanmadı. İki yıl kadar önce YÖK Genel Kurulunda böyle bir karar alındığını bir dedikodu olarak duyduk. Kimse net bir şey bilmedi, konuşulmadı. Sonra sessiz bir süreç geldi. Şimdi sanki YÖK kararı geçmişte alınmamış gibi aniden siyasetin kucağında bu tasarı belirdi.
Karar taslağına baktım. Fiziksel bir neden göremedim. Yani bir ucu Avcılar, bir ucu Bahçeköy' de olan yeni bir üni doğmuş. Diyeceksiniz ki, Rusya büyük ve zor yönetilir diye bölmek gerekir mi, doğru söylüyorsunuz, elbette gerekmez ama tartışılacak bir neden olabilir. Bu bölünmede böyle bir yarar gözetilmiş olmasını düşünmek mümkün değil.
Ekonomik neden de ortada görünmüyor.
Ülke geleceğimiz için stratejik bir adım olduğunu iddia edemiyoruz.
Tarihi yeniden ihya etme amacı var desek, ülkemizdeki Tıp tarihinin başlangıçlarında yer alan ve İstanbul Üniversitesinin 2. fakültesi olan İstanbul Tıp Fakültesi' nin ismi de değiştirilerek İÜ' den koparılıp yeni Üni' ye bağlanmış. Tarih yok edilmiş.
Meclis tartışmalarında hangi gerekçeler savunulacak çok merak ediyorum, ama süreç böyle yönetildiği için içime hiçbir şekilde sinmeyecek olan bu karardan dolayı çok üzgün olduğumu ifade etmek zorundayım.