Ersan Kınık

İstanbul Tabip Odası, Cağaloğlu merkez binasında basın mensuplarıyla bir araya gelerek, artan kızamık vakalarına dikkat çekti. İstanbul’daki kızamık hastalığının endişe verici boyutlara ulaştığını ve kızamık nedeniyle hayatını kaybeden çocukların olduğu açıklandı.

İstanbul Tabip Odası adına yapılan açıklamayı, İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Saffet Ercan yaptı.

‘BAKANLIK MART AYINDAN İTİBAREN KIZAMIK VAKALARINI AÇIKLAMIYOR’

Ercan, Sağlık Bakanlığı’nın salgın yönetiminde sergilediği pratiklerin, epidemiyoloji biliminde kamu otoritesinin “güven inşa etme, erken duyurma ve şeffaf olma” kurallarının tamamının ihlal ettiği öne sürerek, Sağlık Bakanlığı’nın Mart ayından itibaren kızamık vakalarına dair verileri paylaşmamasına tepki gösterdi.

‘ÖNLENEBİLİR BİR HASTALIK OLAN KIZAMIKTAN ÇOCUKLARIMIZI KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK’

Türkiye’de kızamık nedeniyle hayatını kaybeden çocukların olduğunu söyleyen Ercan, son olarak bir Uygur Türkü çocuğun kızamık nedeniyle hayatını kaybettiğini söyleyerek “Yaklaşık yarım asırdır uygulanan aşısıyla, günümüzde önlenebilir bir hastalık olan kızamıktan çocuklarımızı kaybetmeye tahammülümüz yok” dedi.

‘SALGININ MEYDANA GELMESİNDE 5 FAKTÖR’

Kızamık virüsü dolaşımının durdurulması için toplumun yüzde 92 – 95’inin kızamık aşısıyla aşılanmış olması gerektiğini ifade eden Ercan, Sağlık Bakanlığı’nın Dünya Sağlık Örgütü ile 2021 yılında paylaştığı verilere göre bu oranlara ulaşılamadığını paylaştı.

Kızamık vakalarındaki artışta 5 faktörün öne çıktığını belirten Ercan, aşı reddi ve aşı kararsızlığının, göç olgusunun, aşı takviminde yapılan plansız değişikliklerin, bağışıklamada yaşanan bölgeler arası eşitsizliğin ve kayıt altına alınmamış nüfusun, salgında artışa sebep olduğunu ifade etti.

AİLELERİ UYARDI:

Kızamıktan korunmanın yolunun oldukça basit olduğunun altını çizen Ercan, ailelere şu uyarılarda bulundu:

“İstanbul’da bir kızamık salgını yaşanmaktadır ve bundan korunmanın yolu çok basittir; kayıtlı olduğunuz aile sağlığı merkezine /göçmen sağlığı merkezine gidip yarım asrı aşkındır uygulanan, güvenirliliği kanıtlanmış kızamık aşısını evlatlarınıza 9 aylık, 12 aylıkken ve 4 yaşında yaptırmaktır.”

‘MESLEKTAŞLARIMIZI DAHA FAZLA ISRARCI OLMAYA DAVET EDİYORUZ’

Sağlık emekçilerine de uyarılarda bulunan Ercan şunları söyledi:

“Özverili çalışmalarıyla bu ülkede çiçek hastalığı eradikasyonunu, çocuk felcinden arındırılmış bölge ve son olarak anne ve yeni doğan tetanosu eliminasyonunu başarmış meslektaşlarımız ve sağlık emekçilerini; aşı kararsızlığı yaşayan vatandaşlarımızı aşı yaptırmaları konusunda her zamankinden daha fazla ısrarcı olmaya davet ediyoruz.”

‘SAĞLIK BAKANLIĞI’NA SORUYORUZ’

Ercan son olarak, epidemiyoloji ve halk sağlığının gereği olarak açıklaması gereken soruları Sağlık Bakanlığı’na şöyle yöneltti:

İstanbul’da ve diğer illerde kaç kızamık vakası vardır?

Bu hastalık nedeniyle hastanede yatan hasta sayısı kaçtır, kaç kişi yaşamını kaybetmiştir?

Kızamık vakalarının görüldüğü illerin hangi ilçelerinde kümelenme olmuştur? Epidemiyolojik haritalama yapılmakta mıdır?

Vakaların yaş grubu, aşılı olup olmadıkları, aşılıysalar kaç doz aşılı oldukları bilgisine sahip misiniz?

Bu vakaların kaçı yerli kaçı yurtdışı kaynaklıdır?

İstanbul’daki kayıt dışı nüfusun oranı nedir ve bu insanlarda bağışıklama ve sürveyans çalışmaları ne şekilde yapılmaktadır, bu konuda sahada ne gibi aksaklıklar yaşanmaktadır?

Kızamık salgının daha fazla büyümemesi için aşılama oranında artış sağlamak için bağışıklama programında değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz?

Aşı reddi ve aşı kararsızlığıyla ilgili toplumun güvenini artırmaya yönelik ne gibi adımlar atmayı düşünüyorsunuz?