Eğitim-Sen sokağa çıktı: ÖMK'nin iptali için AYM'ye çağrı
"ÖMK'ya kırmızı kart gösteriyoruz" çağrısıyla bir araya gelen Eğitim-Sen Şubeleri, eylem yaptı.
İleri Haber
Öğretmenlerin ve meslek örgütlerinin itirazına rağmen yürürlüğe giren ÖMK'ye karşı Eğitim-Sen eylem yaptı ve AYM'nin kanunu iptal etmesini istedi.
AKP iktidarı tarafından meslek örgütlerinin görüşü alınmadan hazırlanan ve öğretmenlerin tüm itirazlarına rağmen yürürlüğe giren Öğretmenlik Meslek Kanunu'na (ÖMK) karşı Eğitim-Sen Şubeleri eylem yaptı. Türkiye'nin birçok kentinde öğretmenler itirazlarını dile getirmek için eylem yaparken, İstanbul'daki eylemin adresi İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü oldu.
Anayasa Mahkemesi'nin söz konusu kanunu iptal etmesi istenirken, "ÖMK'ya kırmızı kart gösteriyoruz" çağrısıyla Eğitim-Sen İstanbul Şubeleri tarafından yapılan eylemde basın açıklaması Eğitim-Sen İstanbul 9 No'lu Şube Başkanı Hüseyin Özev tarafından okundu.
Basın açıklamasında, 14 Şubat tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ÖMK ve ardından çıkarılan Aday Öğretmenlik ve Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği'nin Anayasa'ya ve Milli Eğitim Temel Kanunu'na aykırı olması nedeniyle yoğun tepkiyle karşılandığı kaydedildi.
'GERÇEK BİR MESLEK KANUNU OLMAKTAN ÇOK UZAK'
"Gerçek bir meslek kanunu olmaktan çok uzak" olarak tanımlanan ÖMK'nin, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından AYM'ye taşındığı ve "esastan görüşmek" üzere gündeme alındığı belirtilirken, Aday Öğretmenlik ve Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği'ne karşı da Eğitim-Sen tarafından Danıştay'da dava açıldığı hatırlatıldı.
'ÖMK, AYRIMCILIĞI VE EŞİTSİZLİĞİ DERİNLEŞTİREN BİR İÇERİĞE SAHİP'
"Açılan davalara rağmen Milli Eğitim Bakanlığı’nın sınav takvimini işletmekte ısrar etmesi anlaşılır değildir" ifadeleri ile Bakanlığa da tepki gösterilen açıklamada, "Eğitim-Sen olarak gündeme geldiği ilk günden itibaren yaptığımız eylem ve etkinliklerde AYM gündemindeki düzenlemenin öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, öğretmenlerin ekonomik sorunlarına çözüm üretmeyen, eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran, özlük haklarını zayıflatan, öğretmenler arasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren bir içeriğe sahip olduğu ifade edilmiştir" denildi.
'MEB, ELEŞTİRİLERE KULAKLARINI TIKADI'
2 Kasım tarihinde ülke genelinde öğretmenlerin iş bırakma eylemi yaptığı ve kitlesel olarak itirazlarını dile getirdiği kaydedilen açıklamada, "Ancak Milli Eğitim Bakanlığı, ÖMK’ye yönelik bütün eleştirilere kulaklarını tıkamakta ve bildiğini okumaya devam etmektedir" ifadeleri kullanıldı.
TALEPLER DİLE GETİRİLDİ
AYM'nin yarın esastan görüşeceği başvuru işaret edilerek, "Eğitim emekçilerinin beklentisi, ÖMK’de yer alan ekonomik iyileştirmelerin bütün eğitim ve bilim emekçilerine ayrımsız ve eşit bir şekilde uygulanması, öğretmenleri ayrıştıran ve ‘eşit işe eşit ücret’ ilkesiyle çelişen her türlü uygulamaya derhal son verilmesidir" talepleri dile getirildi ve AYM'nin vereceği kararının önemine dikkat çekildi.
'TÜM EĞİTİM EMEKÇİLERİNİN HAKLARINI VE TALEPLERİNİ GÜVENCE ALTINA ALAN BİR KANUN YAPILMALIDIR'
Yeni bir kanun yapılması talebinin vurgulandığı ve tüm eğitim emekçilerinin de kapsanmasınının gerekliliği vurgulanan açıklamada, "Sendikamız yıllardır sadece öğretmenlerin değil, eğitim kurumlarında çalışan tüm eğitim ve bilim emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini savunmaktadır. Nitelikli eğitim için öğretmenler kadar emeği olan idari ve teknik personel, yardımcı hizmetliler sınıfı ve 4-B statüsünde çalışan eğitim emekçilerinin hakları ve talepleri de dikkate alınmalıdır. Öğretmenler için düşünülen iyileştirmeler, tüm eğitim ve bilim emekçisi arkadaşlarımızın çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi ile birlikte ele alındığında anlamlı olacaktır. Gerçek bir meslek kanunu hazırlanmak isteniyorsa 'Öğretmenlerin Statüsü Tavsiye Kararı' temel alınmalı, sadece öğretmenlerin değil tüm eğitim emekçilerinin hakları ve taleplerini güvence altına alan yeni bir kanun yapılmalıdır" çağrısında bulunuldu.
'AYM, KAOSA İZİN VERMEMELİ'
Mücadeleye devam edileceği kaydedilen açıklama, "Eğitim emekçilerinin AYM’den talebi, hukuka uygun karar alması, eğitim alanında oluşacak kaosa izin vermemesidir. Gündeme geldiği andan itibaren eleştiri ve itirazlarımızı kamuoyu ile paylaştığımız Öğretmenlik Meslek Kanunu ve yönetmeliğine karşı mücadelemizi gerek hukuksal gerekse örgütsel boyutuyla sonuç alıncaya kadar sürdüreceğimiz bilinmelidir" ifadeleri ile sona erdi.