Deştin'de bilirkişi raporunu yok sayan mahkeme önünde nöbet
Bilirkişi raporunu yok sayan mahkeme önünde nöbet tutuluyor.
Muğla'da yapımı devam eden çimento fabrikasına karşı "yürütmeyi durdurma" davasında, bilirkişi, ÇED raporunun iptal edilmesine oy birliğiyle karar verdi. Bilirkişi raporuna karşı mahkeme "yürütme durdurma" kararı almazken, Deştinliler de mahkeme önünde nöbete başladı ve mücadele edeceklerini vurguladı.
Menteşe ilçesine bağlı Bayır Mahallesi ile Yatağan'ın Deştin Mahallesi arasındaki Tekağaç mevkisinde 2021 yılında yapımı başlayan entegre çimento fabrikasına karşı köylülerin Muğla Bölge İdare Mahkemesi önünde başlattığı adalet nöbeti devam ediyor. Köylüler, tarım ve ormanlık arazilerin ortasında yapımı süren çimento fabrikasının ÇED raporunun iptali için 1,5 yıldır hukuk mücadelesi veriyor.
Evrensel'den Övgü Yıldız'ın haberine göre çimento fabrikasına karşı açılan "yürütmeyi durdurma" davasında yapılan bilirkişi keşfinin raporu geçen günlerde açıklandı. 9 kişilik bilirkişi heyeti tarafından Muğla 2. İdare Mahkemesi'ne sunulan rapor, köylülerin lehine çıkarken, fabrikanın bölgede ekolojik talana yol açacağı vurgulandı. Bilirkişilerin oy birliğiyle aldığı "ÇED raporu iptal olmalıdır" kararına rağmen mahkeme yürütmeyi durdurma kararını vermedi. Bunun üzerine Deştinliler, idare mahkemesi önünde adalet nöbetine başladı.
'MAHKEMENİN ÇED RAPORUNU İPTAL ETMESİNİ BEKLİYORUZ'
Nöbete katılan köylüler ve yaşam alanı savunucularından Gamze Çetinkaya, "Adalet nöbetinin üçüncü günündeyiz. ÇED raporunun iptalini istiyoruz, bunun için buradayız ve nöbet tutuyoruz. Bilirkişi ekibi 9 kişiden oluşmakta ve bizim lehimize görüş bildirmiştir. Mahkemenin bir an önce bunu görüşüp ÇED raporunu iptal etmesini bekliyoruz" dedi.
'BİLİRKİŞİ OY BİRLİĞİ İLE HAKLI OLDUĞUMUZU SÖYLEDİ'
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Menteşe Üyesi Mustafa Tuncaelli ise "Bakanlığın çimento fabrikasına verdiği raporun iptalini talep ediyoruz. Bilirkişi 9'da 9 oy oranı ile haklı olduğumuzu ve ÇED raporunun iptal edilmesi gerektiğini söyledi. Çimento fabrikası tarafının talebiyle bunun üzerine mahkeme ek rapor istedi. Bilirkişi heyeti yine de kararını sürdürdü. ÇED raporunun gerçeklerle örtüşmediğini, raporun önceki rapordan farklı olmasına rağmen verilerin doğru olmadığını bildirdi" sözleriyle bilgileri aktardı.
'MAHKEMENİN ZAMAN KAYBETMESİNİ İSTEMİYORUZ'
23 Haziran’dan önce raporun sunulması gerektiğini ifade eden Tuncaelli, "Ama gördüğümüz kadarıyla 20 günlük bir gecikmeyle rapor sunuldu ve bu çimento fabrikasının lehine oldu. Artık yürütmeyi durdurma da istemiyoruz, ÇED raporunun iptal edilmesi halinde zaten yürütmeyi durdurmak zorundalar. Ek raporu biz eyleme başladığımız gün teslim etmişler. Mahkemenin zaman kaybetmesini istemiyoruz. Bir an önce ÇED raporunu iptal etmesini istiyoruz, bunun için buradayız. 20 Temmuz’da adli tatilin başlayacak olması bizi tedirgin ediyor. 'Geç gelen adalet, adalet değildir' diyoruz ve mahkemenin görevini yapmasını istiyoruz" dedi.
'İPTAL KARARI ALINANA KADAR NÖBET TUTACAĞIZ'
Köylülerden 58 yaşındaki Sultan Sarı da "Görme engelliyim ama ben bile buraya çimento fabrikası yapılmaması gerektiğini görüyorum. Burada adaleti bekliyoruz, beklediğimiz kararlar sonuçlanmıyor. Bu rapor iptal olmalıdır, biz iptal kararı olana kadar bu nöbeti de tutacağız" diye konuştu.
'KÖYÜMÜZÜ RAHAT BIRAKSINLAR'
"Oğlum 2 yaşındaydı biz mücadeleye başladığımızda" diyen Raziye Özdemir ise "Şu an oğlum 18 yaşında hala değişen bir şey yok. Adalet istiyoruz, karar çıkana kadar burada bekleyeceğiz. Bu yakıcı sıcaklarda işimizi gücümüzü bıraktık buraya geldik. Mahkeme görevini bir an önce yapsın diye burada nöbet tutuyoruz. İki kere bilirkişi rapor verdi, daha neyi bekliyorlar. Bizim köyümüzü rahat bıraksınlar. Bu inşaat durana kadar, yıkılana kadar direneceğiz" ifadelerini kullandı.
'GEREKİRSE BÜTÜN GÜN DURACAĞIZ'
Mahkeme ÇED raporunu iptal edinceye kadar mücadele edeceklerini dile getiren köylüler, adalet nöbetinde kararlı olduklarını söyledi.
Çevreden geçen araçlarda bulunan insanların da yoğun destek verdiği nöbet, hafta içi her gün 16.00-17.30 saatleri arası ürdürülürken, köylüler, "Gerekirse bütün gün burada duracağız ve hakkımız olanı talep edeceğiz. 'Deştin için adalet' demeye devam edeceğiz" dedi.