İleri Haber

Bugün Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde Katılımcı Demokrasi Platformu, "Çöküşten Çıkışa Türkiye" başlıklı bir etkinlik düzenledi. Yaklaşık 6 ay evvel Tekirdağ'da yaşayan yerel kent önderlerinin, sosyalistlerin, demokratların yan yana gelerek oluşturdukları Katılımcı Demokrasi Grubu, Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde ilk etkinliğini gerçekleştirdi. Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Barış Atay; TİP Merkez Komite üyesi, gazeteci ve yazar Can Soyer, Yüksel direnişçisi ve sosyolog Veli Saçılık ile 'Teori ve Eylem' dergisi yazarı ve ekonomist Arif Koşar'ın konuşmacı olduğu etkinlik saat 13.00'da Memduh Şevket Esendal Tiyatro Salonu'nda başladı.

Çorlu Memduh Şevket Esendal Salonu'nda gerçekleşen forumda açılış konuşmasını Haşim Korkmaz yaptı. Forumların ve katılımcı demokrasinin öneminden bahseden Korkmaz, kısaca Katılımcı Demokrasi Grubu'nu anlattıktan sonra, 120 gündür Çorlu'daki Aygün Alüminyum fabrikasının önünde ekmekleri için direnen işçileri kürsüye davet etti. Direnişçi işçiler kürsüden direnişlerini anlatarak forum katılımcılarının alkışları ile uğurlandılar. Daha sonra etkinlik moderatörü Betül Ağca tek tek konuşmacıları sahneye davet etti. 

'SARAY REJİMİNDEN KURTULMANIN YOLU İŞÇİ VE EMEKÇİLERİN PROGRAMIDIR'

Forumda ilk konuşmayı yapan Can Soyer, Türkiye'nin mevcut siyasi durumunu analiz ederek, Saray Rejimi'nin nasıl bir mücadele perspektifi ile yıkılacağını anlattı. Sosyalistlerin yan yana durmasının öneminden bahseden Soyer, Türkiye'nin ilerici güçlerinin cepheleşmesi gerektiğinden söz etti.

Soyer, AKP'nin Türkiye'de kendisine muhalif olan kesimleri üç parçaya böldüğünü ve bu kesimleri birbirlerine düşürerek iktidardaki ömrünü uzattığını savunurken, AKP'ye karşı muhalefet eden kesimlerin ise birleşmesi gerektiğini söyledi.

'ESKİ TÜRKİYE'Yİ ANLAMAK İÇİN SAĞ KOLUMA, YENİ TÜRKİYE'Yİ ANLAMAK İÇİN BAŞIMA GELENLERE BAKIN'

Can Soyer'in konuşmasından sonra söz alan Veli Saçılık Türkiye'deki sosyalist hareketin mücadele yöntemlerinden ve AKP diktatörlüğünün saldırılarından bahsederek tüm demokrasi güçlerinin yan yana durması gerektiğini anlattı. Küçük ve yerel direnişlerin bir araya getirilmesinin önemine vurgu yapan Saçılık, sol içi tartışmaları bir yana bırakarak diktatörlüğe karşı ortak mücadelenin yollarının aranması gerektiğini söyledi. Saçılık, bugün sosyalistlerin eski Türkiye'ye öykünmediğini, daha iyisini kurmak için mücadele ettiklerini belirterek, eski Türkiye'nin sağ kolunu kopardığını, yeni Türkiye'nin ise her gün tutuklamalar, gözaltılar ve fiziksel saldırı ile büyüdüğünü anlattı.

'HER TÜRLÜ SINIFSAL KAZANIM İKTİDARI SARSACAKTIR'

Ekonomik kriz ve krizin işçi sınıfına etkisinden söz ederek konuşmasına başlayan Arif Koşar, hak mücadelesinin öneminden bahsederek, her türlü kazanımın bugün iktidarı sarsacağını anlattı ve iktidarı yıkmanın tek yolunun işçi sınıfı mücadelesinden geçtiğini vurguladı. İşçilerin ortak bir mücadele programına ihtiyacı olduğunu söyleyen Koşar, demoratikleşmenin burjuvaziyi zayıflatmak anlamına gelmediğini, tek mücadele yolunun sınıf mücadelesinden geçtiğini belirtti.

'AKP'NİN KARŞISINDA KRALDAN ÇOK KRALCILAR YOK; DEVRİMCİLER VAR'

TİP Milletvekili Barış Atay, konuşmasına sosyalistlerin birliğinden söz ederek başladı. Sosyalistlerin arasında farklı düşüncelerin olmasının doğal olduğunu, önemli olanın ise ortak mücadele platformları yaratmak olduğunu söyledi. Türkiye'de toplumsal mühendisliğin televizyon aracılığı ile yapıldığını söyleyen Atay, iktidar dizilerinde onlarca yalan söylendiğini belirtti.

"Bu yalanlar sadece televizyondan değil, doğrudan burjuvazi tarafından da söyleniyor" diyen Atay, Güler Sabancı'nın Berat Albayrak övgüsünü anlatarak, Sabancı'nın hazırladığı 29 Ekim videosundan bahsetti. Solcuların tutarlı olması gerektiğini, devrimcilerin 2002 öncesini tercih etmemeleri gerektiğini belirten Atay, AKP'nin yıkılacağını söyleyerek, AKP'nin karışında devrimcilerin olduğunu söyledi.