Bir harem selamlık skandalı daha!
İmamhatip okulunda kız ve erkek öğrencilerin ayrı sınıflarda eğitim görmesi için talimat verildiği öne sürüldü.
İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde bir imamhatip lisesinde "kız ve erkek öğrencilerin ayrı sınıflarda eğitim görmesi" yönünde öğretmenlere talimat verdiği ileri sürüldü. Kemalpaşa İmam Hatip Ortaokulu ve Şehit Halil Kantarcı Anadolu Lisesi'nde okul müdürlerinin, "kız ve erkek öğrencilerin ayrı sınıflarda eğitim görmesi" yönünde öğretmenlere talimat verdiği ileri sürüldü.
Okullardaki harem selamlık uygulamasına ilişkin iddiaya Eğitim-İş Sendikası Kemalpaşa Temsilciliği tepki gösterdi. Kemalpaşa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bugün dilekçe verip uygulamanın kaldırılmasını isteyen Eğitim-İş üyeleri, çıkışta da bir basın açıklaması yaptı.
'ŞERİAT UYGULAMALARININ ÖZLEMİNİ ÇEKİYORLAR'
Yeniçağ’da yer alan habere göre; açıklamayı sendikanın Kemalpaşa Temsilcisi Salih Topuk okudu. Salih Topuk, şunları söyledi:
"AKP yönetimindeki Milli Eğitim Bakanlığı’nın neredeyse 20 yıldır okul yöneticilerini liyakate göre değil kendilerine sadakate göre, yandaş sendikaların verdiği torpil listelerine göre seçmesinin acı sonuçlarından biri Bursa Osmangazi’de yaşanmıştır. Bu olaya benzer bir uygulama da ilçemiz İmam Hatip Ortaokulu’nda ve Şehit Halil Kantarcı Anadolu Lisesi’nde uygulanmaktadır. Bu okullarda sınıflar öğrencilerin cinsiyet ayrımına göre düzenlenmiş; kız öğrenci sınıfları, erkek öğrenci sınıfları şeklinde eğitim-öğretim yapılmaktadır. Haddini, kanunu ve aklın sınırlarını aşarak harem selamlık bir okul düşü kuran bu müdürler, eğitimi daha da gericileştirmek için gün be gün gayret eden Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir yansımasıdır. Eğitimde şeriat uygulamalarının özlemini çeken bu müdürlere okul yöneticilerinin yüzde 90’ı üyeleri arasından seçilen Eğitim Bir-Sen’in sahip çıkması da gericiliğin eğitime nasıl hakim olmak istediğini kamuoyuna bir kez daha göstermiştir.
Bu olay, uymakla yükümlü olduğu Milli Eğitim Temel Kanunu’nu ve Anayasa’yı dahi hazmedemeyen bir şahsın bile müdür yapılabildiğini ortaya koymuştur. Çünkü bu uygulama, Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 15. maddesine ve Anayasa’nın 42. maddesine açıkça aykırıdır. Eğitim-İş olarak altını çizerek bir kere daha söylüyoruz. Başöğretmen Atatürk’ün eğitim neferleri olarak, bu tür uygulamalara karşı, yasaların bize verdiği hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanarak mücadelemizi sürdüreceğiz. Başöğretmen’in bizlere emanet ettiği gelecek nesillerin çağdaş eğitim hakkını kimsenin karanlık düşlerine yedirmeyeceğiz.”