Alevilerden çocuk istismarına tepki: ‘Tarikatlar, cemaatler ve Diyanet kapatılsın’
Alevi kurumlarından Hiranur Vakfı’nda yaşanılan çocuk istismarına karşı açıklama yapıldı.
İleri Haber
İsmailağa Cemaati'ne bağlı Hiranur Vakfı'nda yaşanılan çocuk istismarına ilişkin bir açıklama da Alevi kurumlarından geldi. 7 Alevi kurumunun ortak yaptığı açıklamada, “Biz Alevilerin verdiği mücadele herkesin eşit ve özgür olacağı bir ülkede çocuklara ve kadınlara yaşam hakkı içindir. Bunun olabilmesin önündeki en önemli engel tarikatlar, cemaatler ile bu süreci olağanlaştıran Diyanet İşleri Başkanlığının kapatılması gerekmektedir” sözlerine yer verildi.
İsmailağa Cemaati'ne bağlı Hiranur Vakfı'nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in 6 yaşındaki kızının 'evlilik' adı altında yıllarca cinsel istismara maruz bırakılmasının yarattığı infial Türkiye gündeminde yerini koruyor.
Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Hacı Bektaş Anadolu Kültür Vakfı, Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Demokratik Alevi Dernekleri’nin ortak yaptığı açıklamada şu sözlere yer verildi:
“Gericiler yenilecek, çocuklar ve kadınlar özgür olacak!
Laik ve demokratik bir ülke için herkesi göreve çağırıyoruz!
İsmailağa Cemaati'ne bağlı Hiranur Vakfı'nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in 6 yaşındaki çocuğunu 29 yaşındaki müridiyle imam nikahıyla evlendirip cinsel istismara uğramasına göz yumması nasıl bir karanlığın içine çekilmek istendiğimizi bir kez daha göstermesi açısından son derece önemlidir.
Tarikat ve Cemaatler çocukların ve kadınların yaşam hakkını elinden alıyor, yönetenler bunun önünü açıyor ve sonuç olarak kimse buna dur demiyor.
2020 yılında yargıya intigal eden süreç ile ilgili olarak Aile ve Sosyal Hizmetle Bakanlığı süreci resmen saklıyor, Cumhuriyet Savcısı davaya gerek görmüyor, mağdur kadının yaşı büyük gösteriliyor ve bugün itibariyle hiç kimse tutuklu değil.
Bu süreçte sessiz kalan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın derhal istifa etmesini talep ediyoruz.
Anne, Baba ve Tecavüzcü müridin derhal tutuklanması gerektiğini bir kez daha haykırıyoruz.
Gelen tepkiler sonucunda Adalet Bakanlığı sürece müdahil oluyor, HSK olayı örtbas eden Cumhuriyet Savcısı hakkında soruşturma açıyor ancak hala adalet arayışında bir ilerleme olmuyor. Ayrıca Mayıs ayı için verilen duruşmaya istismara ve tecavüze yol açan anne babanın gelmelerine gerek yokmuş.
Bir çocuğun sistematik tecavüzü sonucunda gelinen süreçte iktidar ve iktidarın destekçileri tarafından tarikat, cemaat ve vakıf resmen korumaya alınmış bu konuda söylenen sözler tamamen dine saldırı olarak lanse edilerek geçiştirilmeye çalışılmıştır.
20 yıllık süreç göstermiştir ki AKP eliyle gerici karanlığın karabasan gibi toplumun üzerine çökmesiyle toplumsal bir çürüme yaşanmaktadır. Bizlere düşen ise bu karanlığın yırtılıp atılması ülkemizin aydınlığa kavuşması için çalışmaktır.
Yaşanılan bu süreç Laikliğin, İstanbul Sözleşmesinin, Çocuk ve Kadın haklarının korunmasının ne kadar önemli olduğunu göstermiştir.
Çocuk ve Kadınların tarikat ve cemaatler eliyle istismardan ve tecavüzden kurtarılması birinci öncelik olması gerekmektedir.
Biz Alevilerin verdiği mücadele herkesin eşit ve özgür olacağı bir ülkede çocuklara ve kadınlara yaşam hakkı içindir. Bunun olabilmesin önündeki en önemli engel tarikatlar, cemaatler ile bu süreci olağanlaştıran Diyanet İşleri Başkanlığının kapatılması gerekmektedir.
Hiçbir din, hiçbir inanç bu yaşanan ahlaksızlığa çürümeye alet edilmemeli, kendi çıkarları için dinin kullanılmasının önüne geçilmelidir.
Laiklik bu ülkede inanan veya inanmayan her bir bireyin yaşamsal teminatıdır.
Bütün siyasileri çocukları ve kadınları korumak için laikliği savunmaya davet ediyoruz.”