Cumhuriyet ve milyonlar adına: İtham ediyoruz!

Bugün Çağlayan’da Cumhuriyet gazetesi emekçileri için kurulan mahkeme Ergenekon, Balyoz, Odatv ve KCK davaları gibi, siyasi iktidarı zor yoluyla elde tutmak amacına hizmet etmektedir.

Cumhuriyet gazetesi davası siyasi bir davadır.

Mahkemede sanık sıfatıyla tek tek kişiler dinlenecek olsa da hedefte Cumhuriyet gazetesi vardır. Çok sayıda çalışanın tutsak edilmiş olması, uyduruk gerekçeler ve karalamalarla reklam verenlerin korkutulması ve gazetenin yayın politikasına ilişkin iktidarın sistematik baskısı ve müdahaleleri, Cumhuriyet gazetesinin bitirilmek istendiğini kanıtlamaktadır.

Cumhuriyet gazetesi davası bir basın kuruluşunun susturulmasını hedefleyen bir siyasi davadır.

Cumhuriyet gazetesini bitirme operasyonu, siyasi iktidarın Suriye’deki teröristlere MİT tırlarıyla silah gönderdiğine ilişkin açık belgelerin yayımlanmasının ardından ivmelenmiştir. AKP/Saray Rejimi sınır ötesinde işlediği suçların ifşa olmasından rahatsız olmuştur.

Cumhuriyet gazetesi davası uluslararası çapta bir siyasi davadır.

Davanın sözde iddianamesinde gazetenin yayın politikasının değiştiği iddiası bir kanıt gibi sunulmuştur. Gazete muhabirlerinden Ahmet Şık, Fethullah Cemaati’nin ipliğini pazara çıkardığı için Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanmasının ardından şimdi de Cemaat’in terör örgütüne yardım etmekle suçlanmaktadır. Yalnızca bu iki örnek dahi hukuk tarihine geçecek türden bir garabetle karşı karşıya olunduğunu kanıtlamaktadır. 

Cumhuriyet gazetesi davası Türkiye’de “hukukun üstünlüğü” ilkesinin yerle bir olduğunun açık kanıtıdır. 

Bu dava, AKP/Saray Rejimi’nin 15 Temmuz kalkışmasını bahane ederek düzenlediği şeriatçı-faşist karşı darbenin siyasi-ideolojik hamlelerinden biridir. Rejim, etkili ve sembolik değere sahip muhalif bir basın kuruluşunu ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Cumhuriyet düşmanı bir iktidarın Cumhuriyet gazetesini hedef alması tesadüf değildir. İktidarın cumhuriyet düşmanlığı, laiklik, özgürlük, yurttaşlık, adalet, kamuculuk düşmanlığını da bir potada eritmektedir.

Cumhuriyet gazetesi davası bir Cumhuriyet davasıdır.

Gazeteye dönük operasyon AKP/Saray darbesinin nihai kurumsal hedefi olan tek adam rejimine geçiş sürecinde düzenlenmiştir. 16 Nisan tarihinde yapılan halk oylaması öncesinde sırasında ve sonrasında gazetenin etkin çalışması engellenmiştir. AKP/Saray Rejimi’ne, tek adam rejimine direnen ve Adalet mücadelesinde yer alan milyonların sesi kısılmak, tepkileri dizginlenmek istenmiştir.

Cumhuriyet gazetesi davası rejime direnen milyonların davasıdır. 

***

Türkiye’nin Cumhuriyet birikimi, emekçilerin mücadele deneyimi ve bugün rejime direnen milyonlar Çağlayan’daki uyduruk mahkemenin takılan sıfatları silip atmıştır. 

Savcılık ve arkasındaki siyasi iktidar yargılanmaktadır, yargılanacaktır. 

Cumhuriyet emekçileri ve rejime direnen milyonlar, yani biz, sanık değil iddia makamıyız. 

İtham ediyoruz:

Başta ABD olmak üzere uluslararası güçlerin kararı ve yönlendirilmesiyle kurulan siyasi odak AKP’dir.

İtham ediyoruz:

AKP/Saray Rejimi yine başta ABD olmak üzere uluslararası emperyalist güçlerin de yönlendirmesiyle Suriye’deki teröristlerin işbirlikçisidir.

İtham ediyoruz:

Fethullahçı örgütlenmenin ulusal ve uluslararası düzeyde örgütlenmesinin, kurumsal olarak yayılmasının, mali olarak güçlenmesinin birinci derecede sorumlusu AKP’dir.

İtham ediyoruz:

AKP/Saray Rejimi gelişiminden sorumlu olduğu ve bir enstrüman olarak kullanmak üzere izlediği 15 Temmuz’u bahane ederek bir karşı darbe gerçekleştirmiştir. AKP darbecidir. 

İtham ediyoruz:

Cumhuriyet’e karşı olan, laikliği fiilen ortadan kaldıran, özgürlüklerimizi bir bir elimizden alan, hak-hukuk-adalet kavramlarını yerle bir eden, emekçilere ait hakları ve zenginlikleri gasp eden rejim halk düşmanlığının odağı konumundadır.

İtham ediyoruz, suçluyoruz ve suçların bedelini ödeteceğiz.