Ekonomide 2 yılın ardından ilk dönemsel daralma

Türkiye ekonomisi 2014’ün ikinci çeyreğinde yüzde 2,1 büyüyerek belirgin bir yavaşlama gösterirken son 2 yıldır ilk kez dönemsel bazda daralma gerçekleşti.

(İleri – Ekonomi) Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, Türkiye’nin gayri safi yurtiçi hasılası (GSYH) 2014’ün ikinci çeyreğinde beklentilerin altında bir performansla sabit fiyatlarla yüzde 2,1 büyüme kaydetti. Yılın ilk 6 aylık döneminde ise büyüme oranı önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,3 olarak gerçekleşti.

İkinci çeyrekte mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH’nin ikinci çeyrekte bir önceki döneme göre yüzde 0,5 daralma göstermesi de ekonomik faaliyetteki yavaşlamayı teyit etti. Bu gelişme 2012’nin ilk çeyreğinden beri ekonominin ilk kez dönemsel bazda daralma kaydetmesi anlamına geliyor. Dönemsel bazda da GSYH’nin hemen hemen tüm harcama alt kalemlerinde gerileme söz konusu.

Bu arada TÜİK’in 2013 büyüme oranını yüzde 4’ten yüzde 4,1’e, 2014 ilk çeyrek büyüme oranını ise yüzde 4,3’ten yüzde 4,7’ye revize etmesi dikkat çekti. Bu verilerle birlikte ikinci çeyrekte ekonomik büyüme önceki döneme kıyasla belirgin bir yavaşlamaya işaret etmiş oldu.

TÜKETİMDE DURGUNLUK

İkinci çeyrekte önceki döneme göre en önemli farklardan biri, yerleşik hanehalklarının tüketim harcamalarındaki yavaşlama oldu. İlk çeyrekte yıllık yüzde 3,2 artış gösteren hanehalkı tüketim harcamaları ikinci çeyrekte yalnızca yüzde 0,4 artarak ciddi bir durgunlaşmaya işaret etti. Bu yavaşlamada yılın ilk aylarındaki faiz artışlarının yanı sıra taksitli kredi kartı alışverişlerine yönelik kısıtlamaların etkili olduğu tahmin ediliyor. İlk çeyrekte GSYH’deki revize edilmiş yüzde 4,7’lik büyüme oranına 2,2 puan gibi önemli bir katkı yapan hanehalkı tüketim harcamaları ikinci çeyrekte yüzde 2,1’lik büyümeye 0,3 puan gibi oldukça küçük bir katkı yaptı.

KAMU HARCAMALARI DA YAVAŞLADI

Önceki dönemlerde büyümede yavaşlamayı önlemek amacıyla gazına basılan kamu harcamalarının, 2014’ün ikinci üç ayında ciddi bir şekilde yavaşlaması dikkat çekiyor.

İlk çeyrekte yüzde 9,2 artarak büyüme oranının 0,9 puanlık bölümünü oluşturan kamu tüketim harcamaları ikinci çeyrekte yalnızca yüzde 2,4 arttı ve büyüme oranına ise sadece 0,3 puan katkı yaptı. Hükümet harcamalarının büyüme açısından daha da önemli bir bileşeni olan kamu yatırımları ise yıllık yüzde 0,4 daralma gösterirken bu harcamaların yüzde 2,1’lik büyümeye katkısı sıfır oldu.

ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARI AZALIYOR

2014’te ikinci çeyrek verilerinin en vahim göstergesi ise, özel sektör yatırım harcamaları olarak kayda geçti. Bu dönemde özel sektörün yatırım harcamaları yüzde 4,1 daraldı. İkinci çeyrekteki yüzde 2,1’lik büyüme oranı özel sektör yatırımlarındaki gerilemeden 0,9 puan olumsuz etkilendi.

Yatırımlardaki bu gerilemenin istihdamı da olumsuz etkilemesi kaçınılmaz görünüyor. Ekonomistler, özel sektör yatırımların azalmasında özellikle faiz ve kur hareketlerinin sonucu olarak finansman maliyetlerindeki yükselişin önemli rolü olduğu görüşünde.

Diğer taraftan, ikinci çeyrekte özel sektör yatırımlarında esas azalmanın makine-teçhizat yatırımlarındaki yüzde 7,6’lık daralmadan kaynaklanması, buna karşılık inşaat yatırım harcamalarının aynı dönemde yüzde 4,3 artması ilginç bir dengesizliğe işaret ediyor. Benzer bir görünüm 2014’ün ilk çeyreğinde de söz konusu olmuştu.

İHRACAT BEKLENEN KATKIYI YAPMADI

Tüketim ve yatırımlardaki gerileme sonucu 2014 ikinci çeyreğinde ekonomide iç talebin (tüketim ve yatırım harcamaları) ağırlığı azalırken dış talep (ihracat eksi ithalat) katkısının güçlenmeye devam ettiği görülüyor. Bununla birlikte, “dengelenme” olarak tanımlanan bu sürecin esas kaynağı ihracat artışından ziyade ithalattaki hızlı gerileme. 2014’ün ilk çeyreğinde değer kaybeden Türk lirasının da katkısıyla yüzde 11,1 oranında artış gösteren ihracat, ikinci çeyrekte Euro bölgesinde beklenenden yavaş gerçekleşen büyüme ve özellikle Ortadoğu’daki istikrarsızlıkların olumsuz etkileriyle yarı yarıya hız kaybetti ve yıllık yüzde 5,5 arttı.

Buna rağmen ilk çeyrekte 0,7 artış olarak gerçekleşen ithalat artışı ikinci çeyrekte yüzde 4,6 daralmaya dönüştü. İthalattaki bu daralma da doğal olarak ithalatın önemli bir pay sahibi olduğu tüketim ve yatırımlardaki azalmadan kaynaklanıyor.

İhracattaki yavaşlamaya rağmen ithalatın gösterdiği hızlı gerileme sayesinde ilk çeyrekte 2,6 puan olan dış talebin büyümeye katkısı ikinci çeyrekte yüzde 2,9’a yükseldi.

ÜRETİMDE YAVAŞLAMA

2014’ün ikinci üç ayında tarım, sanayi ve hizmet sektörlerinin tümünde ilk 3 aya göre yavaşlama gözlendi. GSYİH büyüme hızıyla yakından ilişkili olduğu bilinen imalat sanayi katma değerinin artış oranı ilk çeyrekteki yüzde 5,3’lükperformansın ardından ikinci çeyrekte yüzde 2’ye geriledi. Buna rağmen tarımdaki yüzde 1,8’lik üretim kaybının da etkisiyle imalat sanayinin toplam katma değer içerisindeki payı 2014’ün ilk yarısında hafif bir artışla yüzde 16,5’e yükseldi. AKP’li yıllarda ekonomideki payını arttıran hizmet sektöründe ise büyüme ikinci çeyrekte yüzde 3,6 olarak gerçekleşti.

ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE İYİLEŞME ZOR

Şu ana kadar açıklanan veriler ekonominin üçüncü çeyrekte ivme kazanmasının pek mümkün olmadığına işaret ediyor.

GSYH büyümesinin en önemli öncü göstergesi olarak bilinen Sanayi Üretim Endeksi, Temmuz ayı sanayi üretim endeksi önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 4,7’lik daralma gösterdi. Bu azalmada Ramazan ayından kaynaklanan işgünü kaybının etkili olurken, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretiminin yüzde 3,6 gibi bir artış göstermesi ekonomi uzmanları tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Bazı uzmanlar, Temmuz sanayi üretiminin bu kadar yüksek artış göstermesinin zor olduğu ve takvimsel düzeltmede bir yanlışlık olabileceği yönünde yorum yaptı.

Öte yandan, Temmuz ve Ağustos aylarına ilişkin imalat sanayi kapasite kullanım oranları ve tüketici güvenine ilişkin ankete dayalı göstergeler üçüncü çeyrekte de ekonomik faaliyetin ivmelenmesinin zor olduğuna işaret ediyor. Ayrıca Ağustos itibariyle halen yüzde 9,54 gibi yüksek seviyelerde olan tüketici enflasyonunun yarattığı satın alma gücü kaybı, tüketimin belirgin bir canlanma gösterme ihtimalini de azaltıyor

CARİ AÇIK ORANI AZALDI

Bu arada, TÜİK’in açıkladığı dolar bazında GSYH yılın ilk 6 ayında önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6 azaldı ve 385 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu azalmanın temel nedeni, dolar/TL kurunda geçtiğimiz yıla kıyasla görülen artış.

Dolar bazında verilere göre 2013 yılında GSYH’ye oranla yüzde 7,9 olarak gerçekleşen cari açık 2014’ün ilk 6 ayında yüzde 6,3’e geriledi.

Bununla birlikte, yaz aylarında özellikle Ortadoğu’daki gelişmelerden olumsuz etkilenen ihracat nedeniyle cari açığın önceki aylarda olduğu kadar hızlı azalmasına pek ihtimal verilmiyor.

 

İLGİLİ HABERLER:

DAHA FAZLA